Bölgenin Sesi Gazetesi tarafından
12 Temmuz, 2021 21:28 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Kazı Çalışmaları Devam Ediyor

(Haber Merkezi)Karabük'ün Eskipazar ilçesindeki Hadrianaupolis Antik Kenti'nde bu yıl yürütülen kazı çalışmaları aralık ayına kadar sürecek. Üç noktada yoğunlaşan kazılarda 45 kişi çalışıyor. Geç Kalkolitik, Roma ve Erken Bizans dönemlerinde yerleşim yeri olarak kullanıldığı tahmin edilen Hadrianaupolis Antik Kenti, ortaya çıkarılan mozaikler dolayısıyla Karadeniz'in Zeugması olarak biliniyor. İlçenin 3 kilometre batısında bulunan antik kentteki yüzey araştırmalarında belirlenen 2 hamam, 2 kilise yapısı, savunma yapısı, kaya mezarları, tiyatro, kemerli ve kubbeli yapı, anıtsal kültik niş, sur, villa, diğer anıtsal binalar ile bazı kült alanları gibi 14 dağınık yapıda 2003'te başlatılan kazı çalışmaları bu yıl da sürdürülüyor. Karabük Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ersin Çelikbaş başkanlığında sürdürülen kazılarda, daha önce antik döneme ait para, kemik toka, unguentarium (gözyaşı şişesi), 2. yüzyıla ait mezarlar, adak levhası, Geç Kalkolitik döneme ait seramik ve sunu çukurlarına rastlandı. Bu yıl gerçekleştirilen kazılarda ise açılan bir kadın mezarından kandil, tıp aleti (sonda), yüzük ve aynadan oluşan 1800 yıllık ölü hediyeleri (mezar sunuları) çıkarıldı. At, fil, panter, geyik ve sanat tarihinde görülen grifon gibi birçok hayvanın tasvir edildiği mozaiklerle ünlenen Hadrianaupolis'teki çalışmalarda elde edilen ve kazı evinde incelenen bulgulardan taşınabilir olanlar, çevre illerdeki müzelere götürülüyor, taşınmazlar ise bulunduğu yerde korunuyor. Kazı Başkanı Doç. Dr. Ersin Çelikbaş, yeniden başlayan 2021 yılı kazılarında 45 kişilik ekibin yer aldığını söyledi. Bu yıl restorasyon çalışmalarına yoğunlaştıklarını belirten Çelikbaş, "8 restoratörümüz görev yapıyor. Arkeologlarımız, sanat tarihçilerimiz, epigraflarımız, metal ve cam uzmanları ve antropologlarımız var. Bizler interdisipliner çalışmalara önem veren bir kazı ekibiyiz" dedi. Çelikbaş, "Ekibimizde birçok bilim dalına ait uzmanımız mevcut. Kazı çalışmaları aralık ayına kadar devam edecek. 12 ay boyunca kazı yapılabilen bir statüdeyiz. Hadrianaupolis'te çalışmaların uzun soluklu devam edeceğini belirtmek isterim. diye konuştu. Kazıların üç noktada yoğunlaştığını vurgulayan Çelikbaş "Bunlardan birincisi Güney Nekropol. Güney Nekropol'de kaya mezarlarından oluşan bir alan olduğunu söyleyebiliriz. Kaya mezarları, bölgenin ölü gömme geleneklerini yansıtması açısından bize güzel veriler sunuyor" dedi. Doç. Dr. Ersin Çelikbaş  "Diğer bir kazı noktamız, kare planlı bir yapı. Henüz fonksiyonunu tam çözemedik. İlerleyen kazı çalışmalarında yapının fonksiyonunu çözeceğiz" diye konuştu. Üçüncü kazı alanının ise Kuzey Batı Nekropol Kilisesi olarak adlandırılan yapıda olduğunu belirten Çelikbaş "Buradaki kazı 3 yıldır devam ediyor. Bu yıl muhtemelen tamamlanacak ve artık koruma önlemlerine geçeriz" dedi. Çelikbaş, restorasyonun sadece araziyle sınırlı olmadığının altını çizdi. Çelikbaş "Küçük buluntular ve mimari parçalar da restoratör eşliğinde burada birleştirilerek orijinal yerlerine yerleştiriliyor. Küçük eserler ise laboratuvarımızda restorasyon ve konservasyonu yapılıp tamamlandıktan sonra müzelerimize teslim ediliyor" dedi.  

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Şafak Zeki Akca tarafından
13 Mayıs, 2025 00:53 tarihinde yayınlandı
A+ A-

KÖY NEYİME DEMEYİN!

SON İSTANBUL DEPREMİ VATANDAŞLARI KÖYLERİNE GİTMEYE ZORLADI.

Dedelerimizin., büyük büyük Dedelerimizin kavimler halinde yaşamış oldukları kırsal yaşam alanlarına KÖY denir.

60’LI VE 70’Lİ kuşaklar köyün ne kadar değerli olduklarını iyi bilir.

Daha sonraki kuşaklar ise Köyü gereksiz bir yer olarak görürler.

Ama şunu bilmezler ki gün gelir o ata toprakları çok değerli olur.

Bu son deprem bize bunu gösterdi.

Ve onun içindir ki köyler artık eski değerlerini kazanmaya başlamış gözüküyor.

*

Köyün en güzel yeri  neresidir? diye söylesem HARMAN dır dersiniz.

Çocukluğumuz da çok giderdik ata topraklarımıza,

Dört gözle hasretle beklerdik hafta sonu köye gidebilmek için...

Güz zamanı Harman da öküzlerle atlarla tüven sürülürdü bizlerde tüvenlerin üstüne oturur buydağın samandan ayrılmasını seyrederdik.

NE GÜZELDİ O GÜNLER..

ANLATIMAZ YAŞANIR DERLER YA...

*

Geçtiğimiz bayram köyleri biraz dolaştım kendi köyüme de gittim.

En çok dikkatimi çeken köyler de ve köyümüz de o eski ahşap evlerden o kerpiç evlerden artık eser yoktu.

Yeni yeni binalar yapılmış her taraf olmuş betonarme

Köyler köylük ’ten çıkmış yani

Şehirlerde yaşayanlar biraz parası olanlar o eski evleri yıkıp yerlerine beton evler kondurmuş o köyün estetiğinde, güzelliğinden eser yoktu sadece bizim köy için değil diğer köylerde de durum farklı değil.

O eski köyümüzden artık eser kalmamıştı.

*

Şimdiki köyler de;

O ahır kokulu evler var mı? YOK...

Bahçe ve Bostan işleri var mı? YOK...

Her evin altında inekler, keçiler, atlar eşekler var mı? YOK…

Tarlada ekin ekmek var mı? YOK...

Köy Taş Fırınlarında Çörek ve Göbü yapmak var mı? YOK

KÖY odaların da ihtiyarların toplanıp eğlenceler yapılması var mı? YOK

Köyde öküzlerle kağnı arabaları ile saman taşımak var mı?  YOK...

Horoz ve tavuk beslemek var mı? YOK...

Hatta tavuk yüzünden komşu kavgaları bile YOK...

DAHA NELER? NELER?

Biz bu değerlerimizi kaybettik.

NE OLACAK ŞİMDİ?

Yeni yetişen nesil köy yaşantısını bilmiyor.

Eski nesiller de yaşlandı artık.

Bu genç nesillere kim öğretecek bu yaşantıyı

*

Şu anki neslin yaptığı tek şey var

Eski ahşap evleri yıkmak!..

Köye gelen manav arabasından ekmek almak,

sebze ve meyve almak bunlarla beslenmek.

Tereyağını, yumurtasını sütünü etini şehre inince marketten almak.

BEN KÖYDE YAŞIYORUM MU DİYECEĞİM?

Devletimizin ve büyüklerimizin bu konuya el atması gerekir.

Köye yerleşecek misin ilk önce AHŞAP EV YAPACAKSIN

Devlet bu konuda üzerine düşen Ağaç desteğini vermesi gerekir

Ahşap ev yapanlara şart getireceksin ki Tarım ve hayvancılık yapacaksın diye

O evin mutlaka bir ineği olacak, bahçesinde tavukları olacak,

Bahçe ve bostan işlerini mutlaka yapacak

Ekip biçeceği tarlası olacak

Buna benzer konularda devlet desteği olursa o köy yaşantılarımız tekrar geriye gelir.

Yoksa ne ekonomi düzelir, ne köyler düzelir nede şehirler düzelir!..

Bu şekilde devam ederse hayat yaşanmaz hale gelir herhalde…

Ne dersiniz? Yorum sizlerin…

Kalın sağlıcakla….

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.