blank
Avatarı
İhlas Haber Ajansı tarafından
01 Aralık, 2024 12:30 tarihinde yayınlandı

Bartın’da feci kaza… Parti dönüşü yarış yapan araç kamyonun altına girdi: 5 meyyit

Bartın’da düzenlenen partinin dönüşünde, bir diğer araçla yarış yaptığı ileri sürülen araba, kamyonun altına girdi. Feci kazada arabada bulunan 5 kişi hayatını kaybetti.

Edinilen bilgiye nazaran Bartın’ın İnkumu semtinde düzenlenen partiden çıktıkları öğrenilen 5 arkadaş, 74 BC 310 plakalı Dacia marka arabayla meskenlerinin bulunduğu vilayet merkezine gerçek hareket etti. Yolda karşılaştıkları arkadaşları ile yarışa tutuştuğu ileri sürülen gençler, karşı şeritten gelen 74 DH 890 plakalı kamyonun altına girdi. Feci kazada arabanın ön kısmında bulunan 2 kişi olay yerinde hayatını kaybederken art taraftaki 3 arkadaş ise ağır yaralı olarak kaldırıldığı Bartın Devlet Hastanesi’nde hayatını yitirdi.
Olay yerine çok sayıda polis, jandarma, itfaiye takımı yönlendirilirken, araçta sıkışan 2 kişi zahmetle araçtan çıkarıldı.
Olay yerine cenaze aracı ile gelen Bilal Yılmaz, aracın sağ ön koltuğunda bulanan kişinin kayınbiraderi Rahmi Can Odabaş olduğunu öğrendi. Yımaz, büyük acı yaşarken dakikalarca olay yerinde cenazenin çıkarılmasını bekledi. Acı olayı öğrendikten sonra telefonla kayınpederini arayan Yılmaz, Rahmi Can’ın nerede olduğunu sordu. "Evde yatıyor" yanıtı üzerine ise Yılmaz, "Bak yatağında mı?" diye sordu. Yatağına bakılıp yerinde olmadığının görülmesi üzerine ise Yılmaz, "Kaza yapmış" diyerek acı haberi verdi.
Bilal Yılmaz, Rahmi Can Odabaş’ın cenazesinin araçtan çıkarılmasının akabinde kendi elleri ile evvel tabuta, akabinde da cenaze aracına koydu.
Öte yandan feci kazada, ölenlerin kimlikleri de belirlendi.
Feci kazada Rahmi Can Odabaş’ın yanı sıra Murat Can Körükçü, Koray Uğuz, Özgür Çomak, Berkay Kaya da hayatını kaybetti.
Olayda, ismi açıklanmayan kamyon şoförü gözaltına alınırken, kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Bizi sosyal medyadan takip edin
Avatarı
Esra Oğuzkağan Özkan tarafından
04 Haziran, 2025 16:42 tarihinde yayınlandı

Yunus Emre’nin Karabük’teki İzleri Bulundu

Yunus Emre'nin Doğum Yeri ve Hayatıyla İlgili Yeni Bulgular Gün yüzüne Çıkıyor

Karabük, Yunus Emre'nin manevi mirasını ve yaşam öyküsünü ilgilendiren yeni arşiv belgeleriyle gündeme geldi. Karabük'te Yunus Emre'ye Dair Yeni Arşiv Bulguları Heyecan Yaratıyor.

Prof. Dr. Kenan Ziya Taş’ın kaleme aldığı "Yunus Emre’nin Yaşadığı Coğrafyaya Dair Yeni Belge ve Bilgiler" başlıklı makalesinde, Karabük’ün Zobran köyü mevkisinde bulunan vakıf gelirleri ve dergah kayıtlarına ulaşılmasıyla önemli bir gelişme yaşandı.

Safranbolu'da köylerin yaşatılması için araştırmalar yapan Ahmet Karakaş, köylerin tarihi sürecini araştırırken, XIX. Türk Tarih Kongresi'nde yayınlanan makalede Yunus Emre'nin isminin Karabük ili ile anılmasıyla büyük gurur duyduğunu şu sözlerle açıkladı. Karakaş, "Makaleye göre Gerede kazasına bağlı Sopran Divanı karyesinde Hacı Şeyh oğlu Tapduk Şeyh zaviyesidir. Bu zaviye bugünkü idari yapıya göre Sopran, bugünkü Karabük ilinin Safranbolu ilçesine bağlı (Kaleköy)’dedir. Bu kayıtların başlarındaki ifadelerde zaviyenin adı şöyle verilmektedir: “Karye-i Sopran Divanı’nda Hacı Şeyhoğlu Tapduk Şeyh elinde on mudluk vakıf vardır…”; “Karye-i Sopran Divanı’nda Hacı Şeyh oğlu Tapduk Şeyh elinde 10 mudluk yeri vakf-ı âmmdır.”; “Karye-i Sopran Divanı’nda Hacı Şeyhoğlu Tapduk Şeyh elinde on mudluk vakıf vardır…” ifadeleri bu köyün önemini bir kez daha artırdığını gözler önüne serdi.

Karakaş: "Yunus Emre felsefesine göre hiçbir zaman kalp kırmamak, büyüklük taslamamak, gönül almak ve geçimli olmak esastır. Yunus Emre'ye göre din; insanlığı mutluluğa, barışa ve huzura kavuşturan bir yaşam tarzını benimsemektir. Yunus Emre'nin din anlayışında sevgi ve aşk vardır. Taş'ın makalesindeki arşiv kayıtlarına göre yapılan incelemelerde, Karabük'ün Safranbolu ilçesine bağlı Zopran ve Kaleköy'ün Yunus Emre’nin hayatıyla bağlantılı olabileceği öne sürülüyor. Belgelere göre, bölgedeki vakıf gelirleri ve dini kuruluşların kayıtlarında Yunus Emre’nin ismine ve onun tasavvufi faaliyetleriyle ilişkili izlere rastlanıyor. Zobran köyü ve çevresinde bulunan bu vakıf ve dergahların, Yunus Emre'nin yaşadığı dönemde önemli dini ve kültürel merkezler olduğu düşünülüyor." dedi.

Karabük'ün manevi kurucuları arasında Yunus Emre isminin yer alması akademik araştırmaların artmasına sebep olacaktır diyen Karakaş: "Karabük’ün manevi kurucuları arasında Yunus Emre isminin yer alması, bölgedeki dini ve manevi hayatın şekillenmesinde büyük rol oynadığını gösteriyor. Ayrıca, arşiv kayıtlarının, Yunus Emre’nin Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde yaşadığı ve özellikle Bolu civarında etkin olduğu iddialarını güçlendirdiğine işaret ediyor." sözleriyle konuşmasını sürdürdü.

Bu yeni araştırmalar ışığı altında, Yunus Emre’nin doğum yeri ve yaşamı konusunda bilinenlere yenileri eklenirken, Anadolu’nun çeşitli bölgelerindeki tasavvufi ve kültürel etkinliklerdeki rolünü daha iyi anlamamıza katkıda bulunuyor. Karakaş, bölgedeki arşivlerin Karabük Üniversitesi tarafından araştırılmaya devam edilmesiyle Yunus Emre’nin hayat hikayesine dair daha net bilgiler elde edilebileceğine vurgu yaptı.

Yunus Emre’nin, Karabük ve çevresinde manevi mirasının önemli bir parçası olduğu, yeni bulunan belgelerle gün yüzüne çıkmış oldu. Bu gelişmeler, şairin hayatı ve tasavvufi hayatı hakkında yeni ufuklar açarken, bölgedeki kültürel hafızanın güçlenmesine de katkı sağlaması bekleniyor.

Haberin videosu için Tıklayınız

Bizi sosyal medyadan takip edin