Bölgenin Sesi Gazetesi tarafından
30 Mart, 2017 23:16 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Bolu’da 10 bine yakın sokak hayvanı kısırlaştırılacak

BOLU (İHA) - Bolu’da, belediye tarafından kurulan hayvan rehabilitasyon merkezinde yürütülen proje ile 10 bine yakın sokak hayvanının bakım, kısırlaştırma ve sahiplendirmesi gerçekleştirilecek. Bolu’da bölgenin bir sorunu haline gelen sahipsiz hayvanlar, Bolu Belediyesi tarafından toplanılarak hayvan barınağında ve rehabilitasyon merkezinde bakımları sağlanıyor. Bolu Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğü’nün uzman veterinerleri tarafından haftada 200’e yakın hayvanın kısırlaştırılmasının gerçekleştirildiğini ifade eden Bolu Belediye Başkan Yardımcısı İhsan Ağcan, “Sahipsiz hayvanlar bölgenin bir sorunu. Biz Bolu olarak bunu çözüyoruz ancak çevre illerden bunları getirip bölgemize bırakıyorlar. Böyle olunca sorunu bölgesel çözelim diye düşündük. Bolu, ilçeleri ve köyleriyle birlikte yaklaşık 10 bine yakın hayvan varlığımız var. Bunların hem bakımını ve hem de kısırlaştırma işlemlerini yapmak ardından da sahiplendirmek için çalışma yürüteceğiz. Sahiplenilmeyen hayvanların bakımını da yapacağız, böyle bir proje yürütüyoruz. Şu an itibariyle haftada 200'e yakın kısırlaştırma yapıyoruz. Bir kısmını barınağımızda yapıyoruz bir kısmını sahiplendiriyoruz bir kısmını da doğal hayatına bırakıyoruz. Çünkü onların da özgürlüklerini kısıtlamamamız gerekiyor” dedi. Proje değeri 1.5 milyon Yürüttükleri proje için 1.5 milyon lira kaynak gerektiğini belirten Ağcan, “Bu kaynağın 1 milyon TL'sinin Milli Parklar tarafından karşılanacağı yönünde Orman ve Su İşleri Bakanımızın sözü var. Projeyi Bolu Valiliği ve Milli Parklar ile birlikte yürütüyorduk. Projemizi Milli Parklar Genel Müdürlüğü'ne sunduk. Oradan gelecek kaynak ile projeyi 1 ya da 1.5 yılda bitirmeyi planlıyoruz. Proje kapsamında il genelindeki tüm canlı varlığının kısırlaştırılması, bakımı, tedavisi yapılacak bir kısmı doğal hayata salınacak bir kısmı da barınağımızda bakılacak, sahiplendirme çalışması da yapacağız” şeklinde konuştu. "Kaliteli ırkı olanları üretmeyi düşünüyoruz" At ve merkeplerin sayısal olarak azaldığını ve bu yüzden iyi ırkları çoğaltmayı düşündüklerini söyleyen İhsan Ağcan, “Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nden aldığımız yaklaşık 1 milyon TL'lik kaynakla yeni tesisler yaptık. Şu an peyzaj çalışmaları devam ediyor. Tabandan ısıtmalı ameliyathaneler ve barınma yerleri inşa edilerek hizmete aldık. Bolu sınırları içerisinde tüm canlıların bize emanet olduğunu düşünüyoruz. Geçtiğimiz günlerde sahipsiz ve yaralı at'ı alarak tedavisini yaptık. Orayı doğal ortama çevirip ilkokul ve ortaokulda okuyan çocuklarımızın gelip hayvanlara dokunma, onlara binebilme ve nasıl yaşadıklarına ilişkin farkındalık oluşturmak istiyoruz. Bunun dışında kaybolan merkepler, koyun, keçi, sığır ve mandaya rastlanıyor. Bunları da oraya toplayıp tedavilerini yapıp ekonomik değeri olanları köylülerimize hediye etmeyi düşünüyoruz. İyi ve kaliteli ırk olanları üretmeyi düşünüyoruz. At ve merkepler yavaş yavaş azalmaya başladı. İyi ırkları üretip çoğaltmayı düşünüyoruz” ifadelerinde bulundu. Sahipsiz olanların sahibi Bolu Belediyesi Hayvanların suistimal edilmemesi konusunda titiz davrandıklarını belirten Ağcan, “İnsanların başıboş sahipsiz hayvanları kesip satmalarının da önüne geçmiş olacağız. Temel mantığımız ve yaklaşımımız o. Bolu sınırları içerisinde hiç bir canlı sahipsiz kalmayacak. Sahipsiz olanların sahibi Bolu Belediyesi olacak. Bolu'da bu tür olaylar yaşanmıyor ve en hassas olduğumuz konu bu suistimaller” dedi.
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Şafak Zeki Akca tarafından
13 Mayıs, 2025 00:53 tarihinde yayınlandı
A+ A-

KÖY NEYİME DEMEYİN!

SON İSTANBUL DEPREMİ VATANDAŞLARI KÖYLERİNE GİTMEYE ZORLADI.

Dedelerimizin., büyük büyük Dedelerimizin kavimler halinde yaşamış oldukları kırsal yaşam alanlarına KÖY denir.

60’LI VE 70’Lİ kuşaklar köyün ne kadar değerli olduklarını iyi bilir.

Daha sonraki kuşaklar ise Köyü gereksiz bir yer olarak görürler.

Ama şunu bilmezler ki gün gelir o ata toprakları çok değerli olur.

Bu son deprem bize bunu gösterdi.

Ve onun içindir ki köyler artık eski değerlerini kazanmaya başlamış gözüküyor.

*

Köyün en güzel yeri  neresidir? diye söylesem HARMAN dır dersiniz.

Çocukluğumuz da çok giderdik ata topraklarımıza,

Dört gözle hasretle beklerdik hafta sonu köye gidebilmek için...

Güz zamanı Harman da öküzlerle atlarla tüven sürülürdü bizlerde tüvenlerin üstüne oturur buydağın samandan ayrılmasını seyrederdik.

NE GÜZELDİ O GÜNLER..

ANLATIMAZ YAŞANIR DERLER YA...

*

Geçtiğimiz bayram köyleri biraz dolaştım kendi köyüme de gittim.

En çok dikkatimi çeken köyler de ve köyümüz de o eski ahşap evlerden o kerpiç evlerden artık eser yoktu.

Yeni yeni binalar yapılmış her taraf olmuş betonarme

Köyler köylük ’ten çıkmış yani

Şehirlerde yaşayanlar biraz parası olanlar o eski evleri yıkıp yerlerine beton evler kondurmuş o köyün estetiğinde, güzelliğinden eser yoktu sadece bizim köy için değil diğer köylerde de durum farklı değil.

O eski köyümüzden artık eser kalmamıştı.

*

Şimdiki köyler de;

O ahır kokulu evler var mı? YOK...

Bahçe ve Bostan işleri var mı? YOK...

Her evin altında inekler, keçiler, atlar eşekler var mı? YOK…

Tarlada ekin ekmek var mı? YOK...

Köy Taş Fırınlarında Çörek ve Göbü yapmak var mı? YOK

KÖY odaların da ihtiyarların toplanıp eğlenceler yapılması var mı? YOK

Köyde öküzlerle kağnı arabaları ile saman taşımak var mı?  YOK...

Horoz ve tavuk beslemek var mı? YOK...

Hatta tavuk yüzünden komşu kavgaları bile YOK...

DAHA NELER? NELER?

Biz bu değerlerimizi kaybettik.

NE OLACAK ŞİMDİ?

Yeni yetişen nesil köy yaşantısını bilmiyor.

Eski nesiller de yaşlandı artık.

Bu genç nesillere kim öğretecek bu yaşantıyı

*

Şu anki neslin yaptığı tek şey var

Eski ahşap evleri yıkmak!..

Köye gelen manav arabasından ekmek almak,

sebze ve meyve almak bunlarla beslenmek.

Tereyağını, yumurtasını sütünü etini şehre inince marketten almak.

BEN KÖYDE YAŞIYORUM MU DİYECEĞİM?

Devletimizin ve büyüklerimizin bu konuya el atması gerekir.

Köye yerleşecek misin ilk önce AHŞAP EV YAPACAKSIN

Devlet bu konuda üzerine düşen Ağaç desteğini vermesi gerekir

Ahşap ev yapanlara şart getireceksin ki Tarım ve hayvancılık yapacaksın diye

O evin mutlaka bir ineği olacak, bahçesinde tavukları olacak,

Bahçe ve bostan işlerini mutlaka yapacak

Ekip biçeceği tarlası olacak

Buna benzer konularda devlet desteği olursa o köy yaşantılarımız tekrar geriye gelir.

Yoksa ne ekonomi düzelir, ne köyler düzelir nede şehirler düzelir!..

Bu şekilde devam ederse hayat yaşanmaz hale gelir herhalde…

Ne dersiniz? Yorum sizlerin…

Kalın sağlıcakla….

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.