Bölgenin Sesi Gazetesi tarafından
30 Ekim, 2023 10:29 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Borsa haftaya düşüşle başladı

Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, haftaya yüzde 0,23 düşüşle 7.688,39 puandan başladı.

Açılışta BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 18,02 puan azalışla ve yüzde 0,23 değer kaybederek 7.688,39 puana indi. Bankacılık endeksi yüzde 0,61 ve holding endeksi yüzde 0,25 azalış kaydetti. Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran yüzde 4,62 ile turizm, en çok gerileyen ise yüzde 0,92 ile sigorta oldu. Cuma günü, dalgalı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,58 değer kaybıyla 7.706,41 puandan tamamladı. Analistler, küresel pay piyasalarının, ABD Merkez Bankasının (Fed) çarşamba günkü para politikası kararları öncesinde haftaya karışık bir seyirle başladığını belirterek, söz konusu seyirde İsrail'in Gazze'ye kara harekatı düzenlemesinin çatışmanın daha geniş bölgelere taşınmasına neden olabileceği endişesinin etkili olduğunu söyledi. İsrail-Filistin çatışmasındaki gelişmeler piyasaların odağında yer almaya devam ederken, ABD'de beklentilerin üzerinde gerçekleşen bir dizi makroekonomik verinin ardından Fed'in çarşamba günkü kararları yatırımcılar tarafından yakından takip edilecek. Para piyasalarındaki fiyatlamalarda, bankanın bu hafta politika faizini sabit bırakmasına kesin gözüyle bakılırken, aralık ve ocak toplantıları için öngörüler sınırlı da olsa değişmeye başladı. Analistler, bugün yurt içinde ekonomik güven endeksi, yurt dışında ise Almanya'da büyüme ve enflasyon, Avro Bölgesi'nde tüketici güven endeksi ile ABD'de Dallas Fed imalat sanayi endeksi verilerinin yanı sıra İsrail-Filistin çatışmasına ilişkin haber akışının takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 7.600 ve 7.400 puanın destek, 7.830 ve 8.000 seviyelerinin direnç konumunda olduğunu kaydetti.(AA)
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Haber Merkezi tarafından
09 Mayıs, 2025 16:32 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Altın Safran Belgesel Film Festivali’nde Ezber Bozan Çalıştay Raporu Açıklandı

Türkiye’nin en köklü belgesel film organizasyonlarından biri olan 26. Uluslararası Altın Safran Belgesel Film Festivali, bu yıl yalnızca gösterimlerle değil, belgesel sinemanın geleceğine yön verecek önemli bir çalıştayla da dikkat çekti. Festival kapsamında düzenlenen Belgesel Çalıştayının sonuç bildirgesi, sinema dünyasında ses getirdi.

Belgesel sinemanın Türkiye’deki konumu, karşılaştığı zorluklar ve gelişim alanları masaya yatırıldı. Bildirge, festival danışmanları Öğr. Görevlisi Serdar Sabuncu, Dr. Öğr. Üyesi Musa Ak, sinema yazarı Doç. Dr. Fırat Sayıcı ve Doç. Dr. Mehmet Köprü tarafından okunarak kamuoyuna açıklandı. Festival katılımcısı akademisyenler, yönetmenler ve sinema yazarları bildirgeyi imzalayarak destek verdi.

"Belgesel Sinema Gölgeden Çıkmalı"

Çalıştayda özellikle belgesel filmlerin büyük festivallerde uzun metraj kurmaca filmlerin gölgesinde kalması eleştirildi. Altın Koza ve Altın Portakal gibi prestijli festivallerde belgesellerin gösterim saatleri, salon dağılımları ve tanıtım eksiklikleri nedeniyle arka planda kaldığına dikkat çekildi. Katılımcılar, belgeselin ayrıcalıklı bir kategori olarak konumlandırılması gerektiğini vurguladı.

Seyirci Alışkanlıkları ve Mekân Eleştirileri

Belgesel sinemaya dönük sınırlı seyirci alışkanlıkları da gündeme geldi. Ücretsiz gösterimlerin değer algısını düşürdüğü, sembolik ücretlerin ise seyirciyi motive edebileceği savunuldu. Ayrıca Altın Koza gibi büyük festivallerin hala bir “festival sarayından” yoksun olması eleştirildi. Buna karşın Altın Safran’ın sabit mekâna kavuşması olumlu bir örnek olarak gösterildi.

Ödül ve Destek Sistemleri Yetersiz

Çalıştayda belgeselciler için ödül miktarlarının ve prestij unsurlarının artırılması, finalist filmlere maddi destek sağlanması gerektiği vurgulandı. Ayrıca, Antalya Film Forum gibi destek mekanizmalarının artırılması, proje geliştirme ve post-prodüksiyon süreçlerine daha fazla kaynak ayrılması önerildi.

Sansür ve Seçki Eleştirileri

Katılımcılar, festivallerde yaşanan sansür tartışmalarının belgesel sinemayı olumsuz etkilediğini belirtti. Seçki çeşitliliği konusunda ise ön jürilerin daha farklı perspektiflerden oluşması gerektiği ifade edildi.

Genç Nesillere Belgesel Sevgisi Aşılanmalı

Belgesel sinemanın sadece festival dönemiyle sınırlı kalmaması, yıl boyu eğitim programları, atölyeler ve söyleşilerle desteklenerek genç kuşaklara ulaşması gerektiği vurgulandı. TRT gibi ana akım medya kanallarında daha fazla belgesel yayınlanması çağrısı yapıldı.

Çalıştaydan Çarpıcı Öneriler:

  • Belgeseller, kurmaca filmlerle çakışmayacak saatlerde ve prestijli salonlarda gösterilmeli.
  • Festivaller için sabit, modern mekânlar oluşturulmalı.
  • Tanıtım stratejileri sosyal medya dışına taşınarak televizyon ve radyo ile desteklenmeli.
  • Belgesel ödülleri prestij odaklı hale getirilmeli, finalistlere maddi destek sağlanmalı.
  • Seyirci katılımı artırmak için sembolik ücretler ve paralel etkinlikler uygulanmalı.
  • Ön jüri seçimlerinde tematik ve düşünsel çeşitlilik sağlanmalı.
  • Belgesellerin dijital ve geleneksel medyada daha fazla görünür olması için medya iş birlikleri geliştirilmeli.

Altın Safran İlham Veriyor

Çalıştayda, Altın Safran Belgesel Film Festivali’nin 26 yıllık istikrarlı yapısı ve belgesel sinemaya merkezî bir rol verme vizyonu, diğer festivallere örnek model olarak sunuldu. Festivalin yalnızca gösterim değil, kültürel koruma ve toplumsal farkındalık yaratma misyonuyla hareket etmesi, Türkiye belgesel sinemasının gelişimi adına umut verici bulundu.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.