blank
Avatarı
Bölgenin Sesi Gazetesi tarafından
19 Şubat, 2024 14:36 tarihinde yayınlandı

Bunlara oy verdikçe oyunuz boşa gidiyor!

blankBağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin Baş Karabük’te partisinin belediye başkan adayları tanıtım toplantısına katıldı. Safranbolu Hilton Otel’de gerçekleştirilen ve Genel Başkan Yardımcısı Teşkilat Başkanı Lütfullah Önder, Genel Başkan Yardımcısı Kadın Kolları Başkanı Seçil Mumcuoğlu, Genel Başkan Yardımcısı Fatih Akburak, MYK üyesi Avukat Sena Özdoğan, Batı Karadeniz Bölge Sorumlusu Ziya Talip Bora, Karabük İl Başkanı Recep Özcan ve Karabük Teşkilat Başkanı Latif Danakol ile belediye başkan adayları ve partililerin katılım sağladığı toplantıda konuşan Baş Türkiye’nin iki kutuplu siyasete hapsedildiğini belirterek hükümete yüklendi. İŞTE O KONUŞMA BTP genel Başkanı Baş toplantıda şunları söyledi; “Benim bir şeye itirazım var. 20 yıldan beri Türkiye’de seçimlerin sonuçları olarak hem genel hem yerel seçimlerde görüyoruz ki ülkenin %90’ını neredeyse 2 tane parti paylaşıyor. Şimdi bir seçime gireceğiz. Bu seçimde 81 il 922 ilçede belediye başkan adayları yarışacak. 1003 belediye başkan adayı seçilecek. Türkiye’de dönüp dolaşıyoruz belediyeyi yönetebilecek iki isim var, bu iki isim yarışıyor ve bu iki ismi çıkarabilen 2 tane parti var anlamına geliyor bu durum. Halbuki baktığınızda Türkiye’nin tamamını yönetebilecek iki kişiden fazlası mutlaka vardır. Ama siyaseti öyle bir yere hapsettikler ki sanki hepimizin bu iki seçenekten başka seçeneği yokmuş gibi bize yıllardır bir dayatma yapılıyor. Şimdi bu seçimlerde bizde şöyle bir psikoloji ile sandığa gidiyoruz. Diyoruz ki, “Ne yapalım bu partiler bu adayları çıkardı. Bize de düşen kötünün iyisini seçmek.” Böyle bir psikoloji ve mantıkla sandığa gidiyoruz ve bu iki tane adaydan birine toplumumuzun büyük bir bölümü oy veriyor. Kötünün iyisine oy verecekseniz bunun adı demokrasidir. Buna diyeceğim bir şey yok. Ama eğer biraz şapkamızı önümüze koyup düşünüp doğruyu yapalım. Başımıza yeni belalar almayalım diyorsanız size ben çok basit bir tavsiye vereceğim. Kötünün iyisini bırakın direkt iyi olanları seçin. Kimse yaşadığınız yerde iyi aday onlara oy verin. Ben buradan bütün Türkiye’ye şunu söylüyorum ki, kefilim, çıkardığımız bütün adaylar diğer bütün adaylardan daha iyi adaylardır. Bu kutup siyaseti aslında halkımız tercih ettiği bir durum değil. Bu bizlere yıllardan beri yüklenmiş, bizleri baskılayan, düşünme kabiliyetimizi dahi baskılayan bir siyasi oyun. Oyumuz boşa gider diye korkuyoruz. blankHalbuki farkında olmadığımız bir gerçek var. Bunlara oy verdikçe oyumuz boşa gidiyor. Çünkü bu oyun bize dönen hiçbir karşılığı yok. Örneğin, Cumhurbaşkanı seçim süreçlerinde son zamanlarda görüyorsunuz gittiği yerlerde halkı tehdit ediyor. Diyor ki biz yoksak hizmet yok. Biz yoksak doğalgaz yok. O yoksa doğalgaz kaybediyorsunuz ama o varsa doğalgazın faturasını ödeyecek parayı bile bulamıyorsunuz. Siz en fazla bir doğalgaz kaybedersiniz. Siz o tehdide boyun eğmeyip hadi oradan bak işine deyip, bu arada Cumhurbaşkanımıza bak işine hadi oradan demem ama gidip kasaba kasaba oy isteyen bir isim varsa karşımızda onunla da artık bir tartışmaya girmemiz lazım. Ülkenin itibarının geldiği nokta… Bir ülkenin Cumhurbaşkanını düşünün gidip kasaba kasaba oy istiyor. Bizde diyoruz ki çok çalışkan insan. Ne çalışkanı gözünü hırs bürümüş. Bu kadar olur mu? Bütün Türkiye’yi Tayyibistan yapalım. Bütün Türkiye’yi emrine amade yapalım. Yasamayı bitirdiniz. Yürütmeyi bitirdiniz. Yargıyı bitirdiniz. Bütün siyasi yönetim erklerini, güçlerini kendinize bağladınız. Yetmedi. Ne lazım, bir de belediye. Büyükşehiri alacağım, ili alacağım, ilçeyi alacağım. Ne yapıyorsun karşılığında? Siz en fazla bir doğalgaz kaybedersiniz ama onlar o kadar çok şey kaybeder ki oy vermezseniz. Bu işin sonunda onlar zararlı çıkar. Atatürk’ün ilkelerinden biri olan devletçiliği kaldırdılar. Ülkenin, devletin elinde ne varsa özel firmalara peşkeş çektiler. Size de bir hap verdiler uyuttular. Dediler ki bu çok ilkel bir görüş. Bu yeni dünya üzerinde yer alamaz bir görüş. Siz de tamam o zaman kaldıralım deyip bu devletçiliği rafa kaldırdınız. Laikliği savunan, cumhuriyetçiliği savunan, milliyetçiliği savunan, Atatürkçülüğü savunan bir kişi devletçilikten niye vazgeçiyor? Erzincan’da bir madende bir facia yaşandı. 9 işçimiz hala bulunamadı. Bu çevre kirliliği doğamızı katlediyor dedik. Fırat Nehrine siyanür sızabilir ve bütün ekolojik dengeyi yok edebilir diye karşı çıktık. Niye hiç kimse demiyor ki buradan yılda 1 milyar doların üzerinde altın madeni çıkarılıyor ve bu altını Sayın Cumhurbaşkanının hısımlarıyla Kanadalı bir şirket alıp götürüyor bu ülkeden. Bize de oradan bir gram altın tozu verilmiyor. Halbuki altın bizim diye itiraz etmiyoruz. Devletçilik bu madenlere sahip çıkmak. Kendi zenginliğine sahip çıkmak. Türkiye’de her yıl 3 milyar doların üzerinde altın toprağın altından çıkarılıp yurt dışına götürülüyor. Her yıl 3 milyar dolar altınımızı yabancılar işletiyor. Türk milletinin bir lira bu işten çıkarı yok. Devlete %4 veriyorlar. Afganistan’da bu oran %20. Beğenmezsiniz Taliban’ı ama sizden daha devletçiler. Biz bir tarım ülkesiydik. Türkiye’nin yıllarca yaptığı propaganda vardı. “Biz kendi kendine yetebilen dünyadaki sayılı devletlerden biriyiz.” diyorduk. O devlet şu anda yılda 3 milyar dolar buğday ithal ediyor. Kendi kendine yeten bir ülkeden yurt dışından buğday ithal eden bir ülkeye döndürüldük. Altınını, kaynağını, madenini yabancıya peşkeş çeken hükümete oy veren bir millete döndürüldük. Altılı Masa kuruldu. Bu süreçte bunlar bizi yanına almaz dedim. Çünkü ben bizim olanın bizim için işletilmesini istiyorum. Ama Türkiye’de siyasette bunu söyleyen hiç kimse yok. Hepsi malımızı mülkümüzü peşkeş çekmenin peşinde. Bu ülkede biri iktidara geliyorsa onu iktidara getiren güç o malın mülkün üzerinde gözü olan güçtür. Bunu çok iyi biliyorlar ya siyasi cambazlar, orayla hiç mücadele etmiyorlar. Ona hiçbir şey söylemiyorlar. Dolayısıyla bizleri yanlarına almazlar ben biliyorum. Toplumda altılı masaya girin diye bir talep vardı. Çıktık dedik ki bizi masaya alın. Bizi masaya almadılar. Türlü türlü fitneler uydurdular, yalanlar söylediler. Kendileri değil. Onların medya aracılığıyla sahaya sürdüğü ‘tetikçiler’. Biz kurumsal bir parti değilmişiz. Bizim teşkilatlanma yapımız oluşmamış. 20 senelik parti. 81 ilde teşkilatı var. Böyle bir yalanla, dedikoduyla toplumu da bizden uzaklaştırmaya çalıştılar. Şimdi seçim dönemine geldik. Bize teşkilatı yok diyen, kurumsallaşmamış diyen partilerin neredeyse tamamı kapımızı aşındırıyor. Ve bize diyor ki; ‘Biz her yerde aday çıkaramıyoruz. Gelin seçime beraber girelim.’  Türkiye’de siyasetin özeti budur.” blankKARABÜK ADAYLARI SAHNEDE Genel Başkan Baş’ın konuşmasının ardından Karabük Belediye Başkan Adayı Mehmet Furkan Aydın, Safranbolu Belediye Başkan adayı Ramazan Kaplan, Eflani Belediye Başkan adayı Hakan Görmüş, Eskipazar Belediye Başkan adayı Emrullah Topsakal, Yortan Belde Belediye Başkan adayı Mehmet Saygılı, Yenice Belediye Başkan adayı Mustafa Erper ve Ovacık Belediye Başkan adayı Zihni Erikçi sahneye çıkarak birlik pozu verdi. blank blank
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
İhlas Haber Ajansı tarafından
09 Temmuz, 2025 20:42 tarihinde yayınlandı

Kazada yaralanan vatandaş, ambulans helikopterle Ankara’ya nakledildi

Kastamonu’da geçirdiği trafik kazasında yaralanan vatandaş, Sıhhat Bakanlığına ilişkin ambulans helikopterle Ankara’ya nakledildi.
Kastamonu’da 8 Temmuz’da meydana gelen trafik kazasında 55 yaşındaki A.Ç. yaralandı. Sıhhat takımlarınca Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alınan A.Ç. Sıhhat Bakanlığına ilişkin ambulans helikopterle Ankara’ya sevk edildi. Hastaneden ambulansla alınan A.Ç., Kastamonu Havalimanında bekleyen ambulans helikopterle Ankara’ya götürüldü.
Kastamonu Vilayet Sıhhat Müdürlüğünce yapılan açıklamada, "8 Temmuz’da geçirdiği trafik kazasında yaralanan vatandaşımız, ambulans gruplarımız tarafından hastanemizden kara yolu ile alınarak, tüm gruplarımızın başarılı ve koordineli çalışma süreci sonrasında, helikopter ambulans nakil noktasına ulaştırılan hastamızın, inançlı biçimde helikopter ambulansa nakli sağlanmıştır. Nakil ve sevkte vazife üstlenen sıhhat çalışanlarımız başta olmak üzere, katkı sağlayan ve emeği geçen tüm personellerimize teşekkür ederiz" denildi.

Bizi sosyal medyadan takip edin