Anadolu Ajansı tarafından
08 Ocak, 2024 04:12 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Görme engellilerden oluşan “Ekip Moni” üçüncü oyununu sahnelemeye hazırlanıyor

blank

KASTAMONU (AA) - ÖZGÜR ALANTOR - Kastamonu Görme Engelliler Derneği üyelerinin oluşturduğu "Ekip Moni", üçüncü oyunlarıyla tiyatroseverlerin karşısına çıkmak için provaları sürdürüyor.

"Hayata Farklı Bakıyoruz" tiyatro oyunuyla ilk kez 2022 Mayıs ayında izleyici ile buluşan, 12 kişinin bulunduğu "Ekip Moni", beğeni üzerine geçen yıl ocak ayında Beyaz Baston Görme Engelliler Haftası'nda ikinci oyunları "Buz Dağı"nı sahneye koydu.

Tiyatro sahnesinin tozunu çok seven görme engelliler, üçüncü oyunları olan "Kastamonululaştıramadıklarımızdanmışçasına" için provalarını sürdürüyor.

Hulusi Sıvacı ile görme engelli oyunculardan Necati Korkmazer'in yönettiği oyunun provaları, Grand Moni Konferans Salonu'nda yapılıyor.

Kentte 12 Ocak'ta sahnelenecek oyun, hayatında ilk kez Kastamonu'ya gelen bir kişinin Kastamonu yerel ağzını anlamada yaşadığı sıkıntıları esprili bir şekilde anlatıyor.

Kastamonu Görme Engelliler Derneği Başkanı Cahit Kuşoğlu, AA muhabirine, derneklerini 6 yıl önce kurduklarını söyledi.

Tiyatro yapmak için 3 yıl önce yola çıktıklarını belirten Kuşoğlu, "2021'de, 'Tiyatro yapabilir miyiz?' düşüncesiyle yola çıktık. Tereddütlerimiz vardı ama başladık. Hulusi hocamızın dokunuşlarıyla yola çıktık. Kastamonu insanı ile iç içe olup diğer görme engellilere örnek olmak, bir uzvun kaybedilmesinin büyük bir engel olmadığını göstermek için bu yola çıktık. Gerçekten biz bu işi sevdik. Bundan sonra da tiyatroya devam etmeyi düşünüyoruz." dedi.

- "Tiyatronun tozunu yutmak çok hoşumuza gitti"

Oyunculardan Necati Korkmazer ise görme engellilerin, hayatın birçok noktasında bulunabileceğini hissettirme çabasında olduklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Acaba yapabilecek miyiz, düşüncesiyle tiyatroya merak sardık. Biz bu işten çok keyif aldık ve tiyatronun tozunu yutmak çok hoşumuza gitti. Bu konuda ilerlemeyi hedef edindik. Bu üçüncü oyunumuz olacak. İlk oyunumuzu Kastamonu'da, ikinci oyunumuzu merkez ve ilçelerde sergiledik. Üçüncü oyunumuzu çevre illere, Allah nasip ederse ilerleyen süreçlerde tüm Türkiye'ye taşımak istiyoruz. Aşık Veysel, Metin Şentürk, görme engelliler olarak bizim idolümüz. Onlar çok yetenekliler ama tek yetenekli insanlar değiller. Eğer görme engellilerin elinden tutulursa daha nice Aşık Veyseller, Metin Şentürkler çıkacağını biliyoruz."

Oyunculardan Nihat Bozok da Orman Bölge Müdürlüğünde avukat olarak görev yaptığını, oyunlarını ülke geneline taşımak istediklerini dile getirdi.

Ahmet Karaoğlu da tiyatroyu bu kadar ileriye taşıyacaklarını düşünmediğine işaret ederek, "Hulusi hocamın bizleri motive etmesiyle kendimize güven geldi. Farkındalık oluşturabiliyorsak ne mutlu bize." diye konuştu.

66 yaşındaki Ahmet Kökmen ise tiyatro ile tesadüfen tanıştığına dikkati çekerek, "Ben köyden geldim, tiyatro nedir bilmezken kendimi sahnede buldum. Böyle bir şey düşünmüyordum ama insanoğlu isterse her şeyi yapabiliyor. Bizim için eğlenceli ve güzel. Umarım seyircilerimiz de beğenir." ifadelerini kullandı.

72 yaşındaki Müzeyyen Karakoca da tiyatroyu çok sevdiğini dile getirerek, "Radyo tiyatroları ile büyüdüm, nasıl yapıldığını düşünürdüm. Çok güzel bir şey tiyatro benim için. Hayallerim gerçekleşti. 3 yıldır sahneye çıkıyoruz. İnşallah bundan sonra da devam eder." dedi.

Merve Baltacı da oynayamayacağı düşüncesiyle tiyatroya önce ön yargılı baktığını anlatarak, "İlk oyun oynanınca ve insanların karşısına çıkınca, oyun sonrasında alınan yorumlar güven verdi. Bir araya geldiğimizde verimli zaman geçiriyoruz. İzlemeye gelenlere keyif verebiliyorsak ne mutlu bize." diye konuştu.

Yönetmen Hulusi Sıvacı ise oyuncuların enerjisinin kendisine de iyi geldiğinin altını çizerek, "Her oyunda kendilerini geliştiriyorlar. İlerleyen zamanlarda çok daha profesyonel oyunlara imza atacaklar inşallah. Arkadaşlarımın çalışmaları, başarıları, azimleri sadece görmeyenlere değil, görenlere de emsal teşkil ediyor." değerlendirmesinde bulundu.

blank
Emine Çelik tarafından
16 Nisan, 2025 16:27 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Karabük’ten Özgürlük Çağrısı

Zafer Partisi Karabük İl Başkanlığı, Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ için bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklama, Karabük Adliyesi önünde yapıldı.

Zafer Partisi Karabük İl Başkanı Sami Tokan, yaptığı konuşmada, "Zafer Partisi Genel Başkanımız Prof. Dr. Sayın Ümit Özdağ’ın esaretinin 86’ncı gününde Adalet Bakanlığının önündeyiz!" diyerek Özdağ’ın tutukluluğunu protesto etti. Tokan, Özdağ’ın "operasyon" ile gözaltına alındığını ve ilaçlarına el konulup apar-topar İstanbul’a götürülerek tutuklandığını belirtti. Ardından, 78 gün boyunca içi boş bir iddianame ile bekletildiğini ve şimdilerde ilk duruşmaya kadar 144 gün boyunca tutuklu kalacağını söyledi.

"Bu durum, adeta cezaya dönüştürülmüş bir tutukluluk ve düşman ceza hukuku uygulamasıdır," diyen Tokan, Ümit Özdağ’ın neden tutuklandığını şu sözlerle açıkladı: "Özdağ, 22 Ekim’de başlayan yeni açılımla; Öcalan teröristinin salıverilmesinin, Meclis’e gelip konuşabilmesinin, PKK teröristlerine af çıkarılmasının ve yeni bir anayasa ile devletin etnik temelde bölünmesi girişimlerinin önündeki en ciddi engel olduğu için esir alındı."

Tokan, Özdağ’ın kahraman gazilerimiz ve şehitlerimizin hatırasına sahip çıkmak, Cumhuriyetin değerlerini savunmak ve Türk milletinin çıkarlarını korumak için mücadele verdiğini vurguladı. "Bu nedenle onun esareti, milletine sadakat ve devletine hizmettir" dedi.

Zafer Partisi Karabük İl Başkanı Tokan, Özdağ’ın hukuksuzca tutuklanmasının partisini ve Türk milletinin mücadelesini asla engellemeyeceğini belirterek şunları söyledi:

 "Bu nedenle onun esareti; Milletine sadakat ve devletine hizmettir. Onun tutsaklığı; milli üniter laik devletin sigortasıdır, Onun mahpusluğu; Atatürk Çizgisinde Türk Milliyetçiliğine vurulan pranga, Türklük onur ve şerefine yapılan bir suikast ve Türk devletine yapılan bir baskındır.

Bu nedenle, onun Silivri’deki mevcudiyeti; Hem Türk devleti ve Türk milletine bağlılığın bir nişanesi, Hem de kahraman gazilerimize minnet, aziz şehitlerimize saygı duruşudur.

Ümit Özdağ’ı hukuksuzca tutuklayanlar, onu susturacağını, memleket mücadelesinin “Son Kalesi”, Zafer Partisinin dağılacağını zannettiler. Oysa Zafer Partisi,Türk halkının artan güç ve desteğiyle, artık daha güçlü, daha azimli ve memleket mücadelesinde daha kararlıdır.

İşte burada, Adalet Bakanlığı önünde, halkımızdan aldığımız güçle ilan ediyoruz:

Memleketi teröre teslim etmeyeceğiz, Öcalan’ın gelip Gazi Meclisimizi kirletmesine izin vermeyeceğiz, Etnik kimlikli, mezhep inançlı diye bölünmek yerine Bilim, Birlik ve Barış diyeceğiz, Bilinmeli ki; hepimiz birer Ziya Gökalp, Yusuf Akçura, Dündar Taşer ve nihayet her birimiz birer Ümit Özdağ’ız. Hepimiz Mustafa Kemal’in Askerleriyiz. Gücümüzü şanlı tarihimizden, Türklük kültür, bilinç ve şerefinden ve damarlarımızdaki asil kandan alıyoruz.

Burada, Sakın Sizden Adalet Dilendiğimizi Sanmayın. Adalet hakkımızdır.

Buraya daha büyük bir azim ve inançla mücadeleye yemin ettiğimizi haykırmak için geldik.Gür sesimiz, karanlık sarayların köhne odalarına ve en tenha köşelerine kadar gidecektir. Ve yine bilinmeli ki; Zafer Büyük Türk Milletinin olacaktır. Bizi öldürmeden susturamazsınız! NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE"

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.