blank
Avatarı
Anadolu Ajansı tarafından
27 Eylül, 2024 00:30 tarihinde yayınlandı

Güler Sabancı, “Altın Işıklar, Yükselen Güneş Nişanı”na layık görülen ilk Türk kadın oldu

İSTANBUL (AA) - Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, Japonya Hükümeti tarafından "Altın Işıklar, Yükselen Güneş Nişanı" ile onurlandırıldı.

Sabancı Vakfı'ndan yapılan açıklamaya göre, Güler Sabancı'ya, Japon kültürünün Türkiye’de tanıtılması ve Japonya ile Türkiye arasındaki ekonomik ve kültürel ilişkilerin geliştirilmesine yönelik katkılarından dolayı Japonya Hükümeti tarafından "Altın Işıklar, Yükselen Güneş Nişanı ve Boyun Bağı" verildi. Sakıp Sabancı Müzesi'nde gerçekleştirilen törende, Sabancı'ya nişanı, Japonya'nın Ankara Büyükelçisi Katsumat Takahiko takdim etti.

Açıklamada törendeki konuşmasına yer verilen Sabancı, Japonya ile Türkiye arasındaki diplomatik ilişkilerin 100. yılının kutlandığı bu yılda, "Altın Işıklar, Yükselen Güneş Nişanı"na layık görülmenin kendisi için büyük onur olduğunu belirtti.

- "Tüm Sabancı kardeşler Japon kültürüne, çalışma anlayışına ve disiplinine hayrandı"

Sabancı Ailesi ve Topluluğu için de iki ülkeyi birbirine yakınlaştıran her adımın daima çok büyük önem taşıdığını aktaran Sabancı, "Japonya ve Japon şirketleri ile geliştirdiğimiz ilişkinin temeli bundan neredeyse 50 yıl öncesine, rahmetli amcalarım Sakıp Sabancı ve Özdemir Sabancı'ya uzanıyor. Başta Sakıp Sabancı ve Özdemir Sabancı olmak üzere tüm Sabancı kardeşler Japon kültürüne, çalışma anlayışına ve disiplinine hayrandı." ifadelerini kullandı.

Sabancı, Japon kültürünün kendisi için her zaman büyük bir ilham kaynağı olduğunu bildirerek, "Ben de böyle bir iklimde, 45 yılı aşkın bir süredir çalışıyorum. İş hayatımda başta Bridgestone olmak üzere birçok Japon şirketiyle çalışma imkanım oldu. Onlardan öğrendiğim; birbirine saygı, birbirini iyi dinleme, takım çalışmasına verilen önem, başarı için kolektif karar almanın gücü ve 'Kaizen' yani sürekli iyileştirme felsefesi bu uzun çalışma hayatımın önemli kazanımları ve prensipleri olmuştur. Japonya ile uzun yıllara dayanan, güçlü bağlarımızın bir sembolü olarak bu nişanı kabul ediyorum." açıklamasını yaptı.

Japonya'nın Ankara Büyükelçisi Katsumata Takahiko da şunları kaydetti:

"Japonya ile Japon kültürüne duyduğu derin sevgi ve iki ülke arasındaki etkileşimlerin gelişmesine karşı güçlü bağlılığıyla, iki ülkenin dostluk ilişkilerinin ilerlemesine büyük katkı sağlayan Güler Sabancı'nın nişan ile taltif edilmesine, bizler de birer aile üyesi gibi sevindik. Ayrıca, 100. yıl dönümüne ulaşan Japonya-Türkiye ilişkilerinin, Sayın Sabancı başta olmak üzere Türkiye ve Japonya'nın dostları ve destekçileriyle birlikte bundan sonra daha da gelişerek devam edeceğine inanıyorum. Sabancı Üniversitesi’nin bahar aylarında çiçeklerle dolan kampüsünde sıra sıra dizili Japon kiraz çiçeği yani sakura ağaçları meşhurdur fakat bugün Sayın Sabancı ve Japonya'nın ilişkisinde yine büyük bir çiçek açtığını söyleyelim. Sayın Sabancı'ya ve kendisinin çalışmalarını uzun yıllar boyunca destekleyen aile fertlerine, bu nişan için içten tebriklerimi yineliyorum."

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Esra Oğuzkağan Özkan tarafından
04 Haziran, 2025 17:12 tarihinde yayınlandı

Zopran’da Köy Usulü Börek Yapımı Nesilden Nesile Aktarılıyor

Karabük'ün Zopran Köyü'nde, geleneksel su böreği yapımını dört kuşaktır sürdüren Fatma Baylam, gelini ve torununa köy mutfağına ait tüm bilgilerini aktarıyor.

Köy sakinlerinden Fatma Baylam, köydeki kadınların, özellikle Kurban Bayramı gibi özel günlerde misafirlerine ikram etmek üzere geleneksel su böreğini yaptıklarını ve hazırlıklarının devam ettiğini açıkladı. Köyde 3 gün süren bayramlaşmada yaklaşık 50 kişiye yemek verdiklerini de ifade etti.

Bayram öncesinde kadınlar, köyün ünlü su böreği tarifini hayata geçiriyor. Baylam, yaptığı açıklamada, bayram sofralarının vazgeçilmezleri arasında su böreğinin bulunduğunu belirtti. Yapım aşamalarını anlatırken, 15 yufka açıldığını ve bunlardan 7 tanesinin kaynayan suyun içinde haşlandığını, ardından dikkatlice tepsiye üst üste dizildiğini söyledi. Sonrasında, arasına ilk olarak çiğ yumurta kırıldığını ve yufkaların üzerine sürüldüğünü dile getiren Baylam, üzerine ayrıca tavada pişirilmiş yumurtaların elde parçalara ayrılarak maydanozla karıştırılmasıyla iç harcının hazırlandığını aktardı. Bu hazırlıkların ardından, tepsiye 8 tane daha yufkayı yağlayarak üst üste eklendiğini, böreğin son haline getirilip fırına verilmek üzere hazırlandığını ekledi.

Fatma Baylam ve gelini Şule Baylam, geleneksel tarifle hazırlanan su böreğinin, diğer özel günlerde olduğu gibi bayramda da misafirlerin beğenisiyle ikram edileceğini belirtti. Köydeki bu gelenek, nesiller boyunca devam ederek, bayram sofralarının vazgeçilmez lezzetlerinden biri olmaya devam ediyor.

Bizi sosyal medyadan takip edin