blank
Avatarı
Anadolu Ajansı tarafından
07 Temmuz, 2024 15:42 tarihinde yayınlandı

Hayvanlara Özel Bakım Solüsyonu Üretildi

Kastamonu Üniversitesinde bulunan teknokentte firma kuran genç girişimci, hayvanların bakımlarında kullanılmak üzere bitki özlerinden bakım solüsyonu üretti. Kırıkkale Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Biyomühendislik Bölümünden mezun olduktan sonra yüksek lisansını biyoloji alanında tamamlayan 28 yaşındaki Merve Kavasbaşıoğlu, Kastamonu Teknokent'te girişimcilik eğitimi aldı. Teknokent bünyesinde bir şirket kuran Kavasbaşıoğlu, ada çayı ve nane özünden hayvanlar için kulak temizleme, ağız ve göz bakım solüsyonu gibi ürünler geliştirdi. Ürünlerini hayvan hastaneleri ile veteriner hekimlere satan Kavasbaşıoğlu, AA muhabirine, yaklaşık 1,5 yıldır Kastamonu Üniversitesindeki teknokentin kuluçka firmalarından biri olduğunu söyledi. Bitki özlerini tercih ettiğini dile getiren Kavasbaşıoğlu, "Piyasadaki benzer ürünlerde ağırlıklı olarak kimyasal içerik ya da bitkilerin yağları kullanılıyor. Yağlar bazen hayvanlara ağır gelebiliyor, alerjen olabiliyor. O yüzden bitkilerin özlerini kullanmaya dikkat ettik. Hem yağlar hem de bitki özlerinin testlerini yaptık, etken maddelerin bitki özlerinde de azımsanamayacak ölçüde olduğunu gördük." dedi. Yağ kadar kıymetli olan özleri üretime kazandırdıkları belirten Kavasbaşıoğlu, "Kulak, ağız ve göz bakım solüsyonumuz var. Bakım, tedavi süreci ve tedavi sonrasında temizlikte kullanılan ürünler. Herhangi bir zararı bulunmuyor. Hem tedavi sürecini hızlandırıyor hem de tedavi sonrasında günlük bakımlar bu ürünlerle yapılabilir." diye konuştu. Kavasbaşıoğlu, teknokentte olmanın büyük avantaj sağladığına dikkati çekerek, "Makine ekipman alımlarında KDV muafiyeti var. 'Bunu nasıl yaparız?' dediğimiz noktalarda hocalarımız tam destek sağlıyor. Kuluçka firmalarının kira ve diğer vergisel avantajları var. Desteklerinden dolayı Kastamonu Üniversitesi Teknokent'e çok teşekkür ederim." ifadesini kullandı. - Bitki özlü olması hastalıkların tedavisinde avantaj sağlıyor Kastamonu Üniversitesi Veteriner Fakültesi Klinik Bilimler Bölüm Başkanı ve projenin danışmanı ve üretim sorumlusu Doç. Dr. Elif Doğan ise kedi ve köpeklerde yoğun olarak görülen hastalıklarda tedavi sürecini kolaylaştıracak solüsyonlara ihtiyaç duyulduğunu anlattı. Bu hayvanlarda özellikle kulak hastalıklarının ağır geçtiğine işaret eden Doğan, "Bu tür hastalıklarda yoğun olarak kullanılan ürünlerde genelde kimyasal bulunuyor. Bu da tedavi sürecini çok fazla desteklemeyebiliyor. Dolayısıyla bitkisel ürünlerin kullanılmasını tavsiye ediyoruz." dedi. Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesinde de bu ürünü kullandıklarını aktaran Doğan, şöyle devam etti: "Herhangi bir olumsuzluk yaşamadık. Bunun yanında olumlu tarafları da var. Ağır seyreden enfeksiyonlar ve enfeksiyonların kontrol altına alınmasında kullandığımız ilacın etkinliğinin artırılması yönünde avantaj sağladığını gördük. Bitkisel özlü olması nedeniyle enfeksiyon şiddetini önemli oranda azaltması, aynı anda temizliğini yapıyor olmamız avantajımızdı. Kedi ve köpekler, koku ya da yakıcı olması nedeniyle kullandığımız ürünlere bazen reaksiyon gösterebiliyor. Bu üründe böyle bir şey yaşamadık. Kedi ve köpekler ürünleri kolay kabul etti." Doğan, ürünün günlük bakım solüsyonu olarak da kullanılabileceğini, temizlik amacıyla kullanımının hastalıklara karşı koruduğunu sözlerine ekledi.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Esra Oğuzkağan Özkan tarafından
04 Haziran, 2025 16:42 tarihinde yayınlandı

Yunus Emre’nin Karabük’teki İzleri Bulundu

Yunus Emre'nin Doğum Yeri ve Hayatıyla İlgili Yeni Bulgular Gün yüzüne Çıkıyor

Karabük, Yunus Emre'nin manevi mirasını ve yaşam öyküsünü ilgilendiren yeni arşiv belgeleriyle gündeme geldi.

Karabük'te Yunus Emre'ye Dair Yeni Arşiv Bulguları Heyecan Yaratıyor

Prof. Dr. Kenan Ziya Taş’ın kaleme aldığı "Yunus Emre’nin Yaşadığı Coğrafyaya Dair Yeni Belge ve Bilgiler" başlıklı makalesinde, Karabük’ün Zobran köyü mevkisinde bulunan vakıf gelirleri ve dergah kayıtlarına ulaşılmasıyla önemli bir gelişme yaşandı.

Safranbolu'da köylerin yaşatılması için araştırmalar yapan Ahmet Karakaş, köylerin tarihi sürecini araştırırken, XIX. Türk Tarih Kongresi'nde yayınlanan makalede Yunus Emre'nin isminin Karabük ili ile anılmasıyla büyük gurur duyduğunu şu sözlerle açıkladı. Karakaş, "Makaleye göre Gerede kazasına bağlı Sopran Divanı karyesinde Hacı Şeyh oğlu Tapduk Şeyh zaviyesidir. Bu zaviye bugünkü idari yapıya göre Sopran, bugünkü Karabük ilinin Safranbolu ilçesine bağlı (Kaleköy)’dedir. Bu kayıtların başlarındaki ifadelerde zaviyenin adı şöyle verilmektedir: “Karye-i Sopran Divanı’nda Hacı Şeyhoğlu Tapduk Şeyh elinde on mudluk vakıf vardır…”; “Karye-i Sopran Divanı’nda Hacı Şeyh oğlu Tapduk Şeyh elinde 10 mudluk yeri vakf-ı âmmdır.”; “Karye-i Sopran Divanı’nda Hacı Şeyhoğlu Tapduk Şeyh elinde on mudluk vakıf vardır…” ifadeleri bu köyün önemini bir kez daha artırdığını gözler önüne serdi.

Karakaş: "Yunus Emre felsefesine göre hiçbir zaman kalp kırmamak, büyüklük taslamamak, gönül almak ve geçimli olmak esastır. Yunus Emre'ye göre din; insanlığı mutluluğa, barışa ve huzura kavuşturan bir yaşam tarzını benimsemektir. Yunus Emre'nin din anlayışında sevgi ve aşk vardır. Taş'ın makalesindeki arşiv kayıtlarına göre yapılan incelemelerde, Karabük'ün Safranbolu ilçesine bağlı Zopran ve Kaleköy'ün Yunus Emre’nin hayatıyla bağlantılı olabileceği öne sürülüyor. Belgelere göre, bölgedeki vakıf gelirleri ve dini kuruluşların kayıtlarında Yunus Emre’nin ismine ve onun tasavvufi faaliyetleriyle ilişkili izlere rastlanıyor. Zobran köyü ve çevresinde bulunan bu vakıf ve dergahların, Yunus Emre'nin yaşadığı dönemde önemli dini ve kültürel merkezler olduğu düşünülüyor." dedi.

Karabük'ün manevi kurucuları arasında Yunus Emre isminin yer alması akademik araştırmaların artmasına sebep olacaktır diyen Karakaş: "Karabük’ün manevi kurucuları arasında Yunus Emre isminin yer alması, bölgedeki dini ve manevi hayatın şekillenmesinde büyük rol oynadığını gösteriyor. Ayrıca, arşiv kayıtlarının, Yunus Emre’nin Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde yaşadığı ve özellikle Bolu civarında etkin olduğu iddialarını güçlendirdiğine işaret ediyor." sözleriyle konuşmasını sürdürdü.

Bu yeni araştırmalar ışığı altında, Yunus Emre’nin doğum yeri ve yaşamı konusunda bilinenlere yenileri eklenirken, Anadolu’nun çeşitli bölgelerindeki tasavvufi ve kültürel etkinliklerdeki rolünü daha iyi anlamamıza katkıda bulunuyor. Karakaş, bölgedeki arşivlerin Karabük Üniversitesi tarafından araştırılmaya devam edilmesiyle Yunus Emre’nin hayat hikayesine dair daha net bilgiler elde edilebileceğine vurgu yaptı.

Yunus Emre’nin, Karabük ve çevresinde manevi mirasının önemli bir parçası olduğu, yeni bulunan belgelerle gün yüzüne çıkmış oldu. Bu gelişmeler, şairin hayatı ve tasavvufi hayatı hakkında yeni ufuklar açarken, bölgedeki kültürel hafızanın güçlenmesine de katkı sağlaması bekleniyor.

Haberin videosu için Tıklayınız

Bizi sosyal medyadan takip edin