blank
İhlas Haber Ajansı tarafından
04 Mayıs, 2025 14:09 tarihinde yayınlandı
A+ A-

İlhan Palut: “Gerekli puanları alıp bu durumdan sıyrılmamız gerekiyor”

Çaykur Rizespor Teknik Yöneticisi İlhan Palut, "İlk idmandan itibaren çok büyük bir ciddiyetle başka maçımızın hazırlıklarına başlayıp, gerekli puanları alıp bu durumdan sıyrılmamız gerekiyor" dedi.
Trendyol Üstün Lig’in 34. haftasında Çaykur Rizespor alanında Gaziantep FK’yı 2-0 mağlup etti. Maçın akabinde düzenlenen basın toplantısında konuşan Çaykur Rizespor Teknik Yöneticisi İlhan Palut, ekibin inançlı ve istekli manzara verdiğini lisana getirerek, "Maça hazırlanırken artık ruhsal baskıyı da bir tarafa bırakamıyorsunuz. Bu hakikaten tesis içeresinde ve oyuncularda da bir baskı oluşturuyor. Hepimiz insanız, bu da zorlayıcı bir etken oluyor. Maçın içine girdiğimiz vakit bugün değerli olan istekli dilekli kazanmaya inançlı bir kadro imajıyla alanda yer almaktı. Yanılgısıyla, sevabıyla maçın birinci düdüğünden son düdüğüne kadar bu azmi gördüm. Yanılgılar da yaptık rakibimizi daha önde karşılamak istiyorduk. Maçın başında bu baskılardan sonuç alamadık. Sonuç alamadığımız üzere efor olarak bize bu negatif döndü. Daha sonra biraz daha kompakt bekleyip kazanacağımız toplarla hakikat çıkışlar ya da top bize geçtiği vakit pas oyunuyla rakip kaleyi zorlama yoluna gittik. Çok duruma girdik. İkinci yarı tempo biraz daha arttı. Kıl hissesi ofsayttan dönen konum oldu. Çok net durumlar kaçtı ancak sonunda 2-0’lık bir galibiyet aldık. Gol yememek çok değerliydi zira bu baskı altında bir de kalemizde göreceğimiz bir gol bizi hakikaten her manada güç duruma düşürebilirdi. Taraftar baskısı olağan olarak artardı. Oyuncuların üzerindeki sorumluluk alma hissi geriye giderdi. 0-0’da tutmak kıymetliydi ve bir biçimde maçı 2-0 kazandık. Yanılgılar yaptık lakin inancı, arzuyu, kazanma isteğini bulunduğumuz durumdan sıyrılma azmini ben oyuncularımda gördüm. Bu değerliydi, onları tebrik ediyorum" sözlerini kullandı.
Ligin sonuna yaklaşırken düşme potasına girmeden üst sıralara yükselme dileğinin ligin başında olan ‘Avrupa’ya gidebilecek miyiz?’ telaşına benzemediğini kaydeden Palut, "Taraftarımızı bu sene üzdük, az sevindirdik. Onlar için de en azından bugün hoş bir galibiyet oldu. Ligin kalan dönemi için çok küçük bir adım attık. Yarış tüm süratiyle devam ediyor. Birinci idmandan itibaren çok büyük bir ciddiyetle başka maçımızın hazırlıklarına başlayıp, gerekli puanları alıp bu durumdan sıyırmamız gerekiyor. Bugün karşımıza çıkan savaş çaba evet bu. Bu, ligin üst sıralarına oynamaya benzemiyor. ‘Avrupa’ya gidecek miyiz? Gitmeyecek miyiz?’ heyecanına ve derdine benzemiyor. Bu çok farklı bir his. Onun için inşallah en kısa vakitte gerekli puanları toplayıp, bu gerilime bir son vermek istiyoruz" açıklamalarında bulundu.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

blank
İhlas Haber Ajansı tarafından
04 Mayıs, 2025 14:12 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Çankırı fosil yatağında dünyada çok nadir örneklere sahip

Çankırı Çorakyerler Omurgalı Fosil Lokalitesi'ndeki kazı çalışmalarını yürüten Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Antropoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ayla Sevim Erol, "Çankırı'daki Çorakyerler fosil yatağı gibi şehir merkezinde bulunan bir fosil yatağı dünyada çok nadir bulunmaktadır" dedi.

Çankırı Çorakyerler Omurgalı Fosil Lokalitesi'ndeki kazı çalışmaları, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Antropoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ayla Sevim Erol başkanlığında devam ediyor. Çorakyerler'deki kazı çalışmalarından bugüne kadar 8,5-9 milyon yıllık geçmişe giden pek çok türe ait fosil bulundu. Kazılarda hipparion olarak isimlendirilen at türlerine ait yavru gergedan kafatası, bugünkü fillerin atalarına ait türlerin fosili, bizon benzeri büyükbaş boynuzlulara ait fosiller, zürafaların atalarına ait fosiller ve yabani keçilere benzeyen fosiller bulundu. Prof. Dr. Ayla Sevim Erol, "Kastamonu Kent Tarihi Müzesi Bilim Günleri-10" etkinlikleri kapsamında Kastamonu'da düzenlenen "Çankırı Çorakyerler Omurgalı Fosil Lokalitesi" konferansa katıldı. Konferansta konuşan Erol, Ankara-Çorum havzası içerisinde yer alan Çankırı, Kastamonu, Çorum ve Ankara'da farklı türleri temsil eden pek çok fosil bulunabileceğini söyledi.

"Mozazarus'un yapılacak projeyle devamı getirilebilir"
Dünyanın bir değişiminin söz konusu olduğunu belirten Prof. Dr. Erol, "4,5 milyar yıl önce başlayan yaşam Türkiye'de ortalıkta yok. En bilindik fosil olarak dinozorlar biliniyor. Türkiye'de dinozor yoktur, çünkü Türkiye o dönemde sular altındadır. Bu yüzden Türkiye'de karasal dinozor yoktur. Mozazarus, bir sürüngen, çok büyük bir sürüngen olduğu için dinozor olarak geçiyor. Ankara-Çorum havzası içerisinde pek çok omurgalı fosil vardır. Türkiye'nin her yerinde fosil bulabilirsiniz, çünkü su altındadır, fakat karasal fosil bulmak çok zor" dedi.

"Koruyalım desek bile bunu koruyamadık"
Türkiye'nin farklı bölgelerinde omurgalı fosil yataklarının bulunduğunu belirten Erol, "1997 yılında Kalecik Çandır'da kazı yaptıkları esnada Çankırı MKE misafirhanesinde kalıyorduk. Çandır'a giderken her gün Çorakyerler'in önünden geçiyorduk. Burasının bizim kazı yaptığımız Çandır fosil lokalitesine benzer bir görüntüsü vardı. Sağda ve solda bulunan iki küçük tepe dikkatimizi çektiğinde araçtan inip küçük bir araştırma yaptığımızda bol miktarda fosilin varlığını keşfettik. Biraz araştırma yaptığımızda daha önce MTA ile Alman Linyit araştırma projesi kapsamında bir kazı yapıldığını ve bu dönemde yapılan kazılardan ele geçen fosillerin Almanya'ya götürülmüş olduğunu öğrendik. Türkiye'de devamını bulamadık. Çankırı'daki Çorakyerler fosil yatağı gibi şehir merkezinde bulunan bir fosil yatağı dünyada çok nadir bulunmaktadır. Bu nedenle Çorakyerler'in koruma altına alınması öncelikli işimiz olduğu için 1997 yılında korumaya alınmasını teklif ettik. Çorakyerler'i bize 10 milyon yıldır doğa miras bırakmış. Dünyanın hiçbir yerinde şehir merkezinde fosil yatağı bulamazsınız, yok. Bir tek Çankırı'da var. Bunu korumamız gerekiyor. 10 milyon yıl öncesinden doğa bizlere burasını miras olarak bıraktı. O halde bizler 10 milyon yıl öncesinden bizlere kalan bu mirası neden korumayalım dedik ama ne yazık ki doğanın bize bıraktığı bu mirası üzerinde yol bulunması nedeniyle koruyamadık. Maalesef müze müdürünün de izniyle fosil yataklarının üzerini bizler korumaya çalışırken o bölgede birikmiş bütün fosiller, bir gün içerisinde, bir saat içerisinde kelimenin tam anlamıyla katledildi" şeklinde konuştu.

"Şu anda eklemli fosiller ele geçmektedir"
Çorakyerler Fosil Lokalitesi'nin daha uzun yıllar fosil buluntu vereceğini ve tabakanın tam olarak nereye kadar gittiğini bilmenin mümkün olmadığını belirten Prof. Dr. Erol, "Bu güne kadar 43 faklı türe ait 4 bin 320 tanımlanabilir fosil çıkardıklarını da belirtti. Çankırı'nın 9 milyon yıl önceki ekolojik ortamını değerlendirdiğimizde bu günkü gibi kurak olmadığı anlaşılmaktadır. Bulunan fosiller, geç miyosen dönemde yani 7-9 milyon yıllar öncesinde bu bölgede ormanlık alanların, sulu ortamların ve savan bölgelerinin varlığına işaret etmektedir. Kazıya ilk başladığımız yıllarda fosiller karışmış ve eklemlerinden ayrışmış olarak bulunurken, son yıllarda daha çok eklemli fosiller ele geçmektedir" diye konuştu.
Bölgede bulunan en önemli fosilden bahseden Erol, "Bulunan omurgalı fosil türkerinin hepsi çok önemlidir ve 'Anadoluvius turkae' ile birlikte yaşayan bu türlerin Doğu Akdeniz ve Anadolu'da 5 milyon yıllık bir süre geçirdikten sonra kuraklaşmayla birlikte Afrika'ya göç ettiklerini göstermektedir. Böylece 7 ila 9 milyon yılları arasında Anadolu ve Doğu Akdeniz hominin türleri ile diğer omurgalıların Anadolu'dan Afrika'ya göç ettiği hipotezi ortaya çıkmıştır. Afrika'daki en erken hominin buluntusu 7 milyona kadar gitmektedir. Çorakyerler hominin buluntusu ise 8 milyondan eskiye tarihlendirilmiştir. O açıdan Afrika'dan önceki bir tarih olması kesinlik kazanıyor" dedi.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.