Avatarı
Haber Merkezi kaleminden...

Kültür Kenti Olmak İçin.!.

Haber Merkezi tarafından
06 Nisan, 2017 00:02 tarihinde yayınlandı /Güncelleme: 05.10.2024 08:13
A+ A-

Kültür Kenti Olmak İçin.!.

Kentleşme noktasında Karabük’ün sıkıntılarını hep dile getiririz. Bu sorunlar sıradanlaştıkları için bizim gözümüze pek çarpmaz. Ancak Karabük’e dışarıdan gelenler için durum böyle değildir. Çarpıklıklar onların sayesinde hemen ortaya çıkar. Mesela Karabük Üniversitesini kazanan öğrencileri düşünün… Ne hayaller kurarak Karabük’e gelmişler. Hayallerdeki şehrin adı onlar için” Üniversite of Karabük City” Ne güzel masum bir düş değil mi? Ancak… Kim ne derse desin… Karabük’ü gezdikten sonra böyle bir düşünceye sahip olmak güçleşir. Öyle değil mi?... Şehir sözcüğü çok önemli bir kavram. Medeniyet kökünden geliyor. Şehir , Medine sözcüğünden türemiştir. “Medeni” olan yer demektir. O nedenle şehirli “medeni” olmak zorundadır. Şehirler için… İhtiyaçları giderilmiş yaşanılır yerler demek doğru olur. Bu anlamda Karabük noksanlıklarıyla dikkat çeken bir yerleşim yeri olarak gözlere rahatsızlık veriyor. Üniversite kenti , kültür şehridir diyoruz. Kültür şehrinde her şeyden önce muazzam bir kütüphane olur. Akademik eğitimin ihtiyaçlarını karşılayacak kaynak zenginliğine sahip donanımlı bir kütüphane… Aynı zamanda akademik kitaplar satan bir değil birçok kitapçı olmalı. Öğrenciler istediği kitapları buradan alabilmeli. Kitap fuarları düzenlemeli. Her yıl kitap fuarı düzenleyen Bartın örneğinde olduğu gibi. Yazar/çizer erbabı davet edilmeli. Söyleşiler gerçekleştirilmeli. Üniversite gençliğinin bu önemli şahsiyetlerle buluşması sağlanmalı. Bunun yanında kültürel etkinlikler halka dönük yapılmalı. Böylece edebiyat zevki oluşturacak mekanlar oluşturulmalı. Daha doğrusu içinde yaşadığımız kenti kendi kültür üretecek hale getirilmelidir. Karabük “üniversite kenti “ ama… Kenttin ürettiği kültür üniversite kenti olmanın düzeyinde değil. Eskiden olduğu gibi sosyal yaşama yönelik kopukluk devam ediyor. Bir bütünlük sağlanamıyor. Karabük bu anlamda müşkül bir kent. Sosyolojik ve psikolojik açıdan değerlendirmeleri konu alan araştırmalara değer veren de yok. Bizde bilindiği gibi başa bir musibet geldiği zaman işin ehemmiyeti kavranıyor. Ne demişler: “Bir musibet bin nasihatten hayırlıdır.” Karabük musibetler kenti olmamalıdır. Kenti kültürel anlamda güzelleştirecek çalışmalar yapılmalı. Etkinlikler artırılmalı. Kopukluk,istişaresizlik ve elitçi yaklaşımlardan kaçınılmalı. Bir kenti kent yapan sadece maddi yatırımlar değildir. O’nu ileriye taşıyacak,koruyacak düşüncelere de ihtiyaç duyulduğu asla unutulmamalıdır.

Bizi sosyal medyadan takip edin