Avatarı
Esra Oğuzkağan Özkan tarafından
01 Ekim, 2023 13:51 tarihinde yayınlandı /Güncelleme: 27.12.2023 16:41

Medikar Hastanesinden bir başarılı operasyon daha

Karabük Medikar Hastanesi bir başaralı operasyona daha imza attı.  Karabük’te 1 yıl önce ‘Akut Aort Diseksiyonu’ tanısıyla acil Asendan Aort Replasmanı yapılan Cemal Soydan isimli hasta sırt ağrısı ile gittiği hastanede başarılı operasyonla sağlığına kavuştu. 1 yıl önce açık ameliyat geçiren Cemal Soydan isimli hastasının sırt ağrısı ile hastaneye yeniden başvurduğunu belirten Prof. Dr. Caner Arslan, rutin kontrollerinin devam ettiği hastasının TorakalAortadarüptür ihtimali düşünülerek çeklientorakoabdomialtomografisinde, TorakalAortada sızıntı ve kanama tespit ettiklerini söyledi. Acilen hastayı operasyona hazırladıklarını söyleyen Prof. Dr. Caner  Arslan, “Operasyon esnasında beyin ve iç organların korunması amacıyla sol koltukaltı ve kasık atar damarları ve kasık toplardamarlarından kalp ve akciğer makinesine girerek Transverse Aorta kısmı tamamen dolaşım durdurularak aynı zamanda iç organların ve muhtemel felç ihtimalini engellemek amacıyla omuriliğin beslenmesini sağlayarak tüm TorakalAortayı değiştirdik. Böyle ciddi ve komplike bir aort patolojisi olan hastamızı sağlıklı bir şekilde evine göndermenin mutluluğunu yaşıyoruz, tecrübeli Kalp ve Damar Cerrahi ekibimiz ve hastanemizin eksiksiz geniş imkânları sayesinde bu ve benzeri birçok kapsamlı Kalp ve damar cerrahisi ameliyatlarını başarı ile gerçekleştirerek hastalarımızın sağlıklarına kavuşmalarına yardımcı olmaktan Medikar ailesi olarak gurur duyuyoruz ”dedi. Cemal Soydan ise, ikinci kez böyle büyük bir ameliyat olacağını öğrendiğinde çok endişelendiğini, ancak ameliyata yapan hocaya çok güvendiği için ameliyatı kabul ettiğini sağlığa kavuştuğundan tüm ekibi teşekkür etti. (Esra Oğuzkağan Özkan)

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Esra Oğuzkağan Özkan tarafından
04 Haziran, 2025 16:42 tarihinde yayınlandı

Yunus Emre’nin Karabük’teki İzleri Bulundu

Yunus Emre'nin Doğum Yeri ve Hayatıyla İlgili Yeni Bulgular Gün yüzüne Çıkıyor

Karabük, Yunus Emre'nin manevi mirasını ve yaşam öyküsünü ilgilendiren yeni arşiv belgeleriyle gündeme geldi.

Karabük'te Yunus Emre'ye Dair Yeni Arşiv Bulguları Heyecan Yaratıyor

Prof. Dr. Kenan Ziya Taş’ın kaleme aldığı "Yunus Emre’nin Yaşadığı Coğrafyaya Dair Yeni Belge ve Bilgiler" başlıklı makalesinde, Karabük’ün Zobran köyü mevkisinde bulunan vakıf gelirleri ve dergah kayıtlarına ulaşılmasıyla önemli bir gelişme yaşandı.

Safranbolu'da köylerin yaşatılması için araştırmalar yapan Ahmet Karakaş, köylerin tarihi sürecini araştırırken, XIX. Türk Tarih Kongresi'nde yayınlanan makalede Yunus Emre'nin isminin Karabük ili ile anılmasıyla büyük gurur duyduğunu şu sözlerle açıkladı. Karakaş, "Makaleye göre Gerede kazasına bağlı Sopran Divanı karyesinde Hacı Şeyh oğlu Tapduk Şeyh zaviyesidir. Bu zaviye bugünkü idari yapıya göre Sopran, bugünkü Karabük ilinin Safranbolu ilçesine bağlı (Kaleköy)’dedir. Bu kayıtların başlarındaki ifadelerde zaviyenin adı şöyle verilmektedir: “Karye-i Sopran Divanı’nda Hacı Şeyhoğlu Tapduk Şeyh elinde on mudluk vakıf vardır…”; “Karye-i Sopran Divanı’nda Hacı Şeyh oğlu Tapduk Şeyh elinde 10 mudluk yeri vakf-ı âmmdır.”; “Karye-i Sopran Divanı’nda Hacı Şeyhoğlu Tapduk Şeyh elinde on mudluk vakıf vardır…” ifadeleri bu köyün önemini bir kez daha artırdığını gözler önüne serdi.

Karakaş: "Yunus Emre felsefesine göre hiçbir zaman kalp kırmamak, büyüklük taslamamak, gönül almak ve geçimli olmak esastır. Yunus Emre'ye göre din; insanlığı mutluluğa, barışa ve huzura kavuşturan bir yaşam tarzını benimsemektir. Yunus Emre'nin din anlayışında sevgi ve aşk vardır. Taş'ın makalesindeki arşiv kayıtlarına göre yapılan incelemelerde, Karabük'ün Safranbolu ilçesine bağlı Zopran ve Kaleköy'ün Yunus Emre’nin hayatıyla bağlantılı olabileceği öne sürülüyor. Belgelere göre, bölgedeki vakıf gelirleri ve dini kuruluşların kayıtlarında Yunus Emre’nin ismine ve onun tasavvufi faaliyetleriyle ilişkili izlere rastlanıyor. Zobran köyü ve çevresinde bulunan bu vakıf ve dergahların, Yunus Emre'nin yaşadığı dönemde önemli dini ve kültürel merkezler olduğu düşünülüyor." dedi.

Karabük'ün manevi kurucuları arasında Yunus Emre isminin yer alması akademik araştırmaların artmasına sebep olacaktır diyen Karakaş: "Karabük’ün manevi kurucuları arasında Yunus Emre isminin yer alması, bölgedeki dini ve manevi hayatın şekillenmesinde büyük rol oynadığını gösteriyor. Ayrıca, arşiv kayıtlarının, Yunus Emre’nin Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde yaşadığı ve özellikle Bolu civarında etkin olduğu iddialarını güçlendirdiğine işaret ediyor." sözleriyle konuşmasını sürdürdü.

Bu yeni araştırmalar ışığı altında, Yunus Emre’nin doğum yeri ve yaşamı konusunda bilinenlere yenileri eklenirken, Anadolu’nun çeşitli bölgelerindeki tasavvufi ve kültürel etkinliklerdeki rolünü daha iyi anlamamıza katkıda bulunuyor. Karakaş, bölgedeki arşivlerin Karabük Üniversitesi tarafından araştırılmaya devam edilmesiyle Yunus Emre’nin hayat hikayesine dair daha net bilgiler elde edilebileceğine vurgu yaptı.

Yunus Emre’nin, Karabük ve çevresinde manevi mirasının önemli bir parçası olduğu, yeni bulunan belgelerle gün yüzüne çıkmış oldu. Bu gelişmeler, şairin hayatı ve tasavvufi hayatı hakkında yeni ufuklar açarken, bölgedeki kültürel hafızanın güçlenmesine de katkı sağlaması bekleniyor.

Haberin videosu için Tıklayınız

Bizi sosyal medyadan takip edin