blank
Avatarı
İhlas Haber Ajansı tarafından
29 Haziran, 2025 14:31 tarihinde yayınlandı

Uzmanı uyardı: KKKA hayvandan da bulaşabilir

Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, Hastane Enfeksiyon Kontrol Kurulu Başkanı Doç. Dr. Gamze Kalın Ünüvar; Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığının kene ısırmasının yanı sıra kene ısıran bir hayvan ile temas edildiğinde de insana bulaşabileceğini belirterek; "Bazı enfekte hayvanlarla kişi direk temas ederse; genellikle el üzerinde açık yaralar veya tahrişler olabiliyor. O bölgelerden de bulaşlar olabilir. Hayvanlarda da sıkıntı fark ettiklerinde mutlaka eldiven ve koruyucu ekipman kullanmalarını istiyoruz" dedi.

Havaların ısınmasıyla birlikte kene ısırması sonucu vakaların arttığı ve Kayseri’de 4 kişinin ölümüne neden olduğu KKKA hastalığı hakkında bilgiler veren ERÜ Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, Hastane Enfeksiyon Kontrol Kurulu Başkanı Doç. Dr. Gamze Kalın Ünüvar; "Genellikle hyalomma cinsi kenelerin enfekte olduğunu biliyoruz, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi’nde (KKKA) en fazla bahsedilen kene türü. Enfekte kenelerin insanları ısırmasıyla birlikte bulaşların olduğu bilinmekte. Bunun dışında tabi enfekte hastalardan da sağlık çalışanlarına riskli temas durumunda geçişlerin olduğunu da biliyoruz. Hastalar bize kene temasıyla başvurabiliyor. Bunun dışında kene teması olabilir diye düşündüğümüz vakalar da var" dedi.

"İlk 10 günlük süre çok önemli"

Kene ile temastan sonraki ilk 10 günün çok önemli olduğunu aktaran Doç. Dr. Ünüvar; "Genellikle kırsal alanlarda çalışanlarda, kırsal alana seyahat edenlerde, özellikle mevsim itibariyle piknik sezonu açıldı ve daha çok halktan bu yönde başvurular oluyor. Kene temasından sonra ilk 10 günlük süre bizim için önemli ama kene vücuttan ne kadar erken çıkartılırsa o kadar iyi. Kene teması olduktan sonraki ilk 48 saatte bize başvurur ve biz de erken dönemde onu yakalarsak yanıt alma oranı o derece yüksek oluyor. Hastalara kenenin çıkartılmasından sonra 10 gün kendisini takip etmesini öneriyoruz. Özellikle gribal enfeksiyon bulguları olduğu için bu semptomlar varsa mutlaka hastaneye başvurmalarını istiyoruz. İnkübasyon süresi 1 ila 14 gün arasında değişebiliyor, biz bu gribal semptomları ilk 7 gün içerisinde görebiliyoruz. Sonradan kanamalı dönem başlıyor. Bu dönemde başvurulursa mortalite oranları biraz daha artıyor. Bu da 2-3 gün içerisinde gelişebiliyor" şeklinde konuştu.

"Kene üzerine kolonya dökmeyin, sigara söndürmeyin"

Halk arasında yanlış bilgilerin de dolandığını ifade eden Ünüvar, keneye kesinlikle çıplak elle müdahale edilmemesi gerektiğini aktardı. Doç. Dr. Ünüvar; "Halkımıza; üzerinde kene tespit ettiyse en kısa sürede çıkarılmasını öneriyoruz. En yakın sağlık kuruluşuna başvurabilir ama kendisi keneye müdahale edecekse kesinlikle çıplak elle müdahale etmemesini, dokunmamasını ve ezmemesini öneriyoruz. Bir peçete veya cımbız yardımıyla keneyi çıkarabilir. Bazen halk arasında yanlış inanışlar var; üzerine kolonya dökme veya sigara söndürme gibi. Bunlar kenenin daha çok kasılmasına ve enfekte sekresyonları bir anlamda vücuda enfekte etmesine yol açabilir. Bu da hastalığın hızla ilerlemesini ve kişinin enfekte olma ihtimalini daha da güçlendiriyor. Eğer keneyi uyaracaksa en yakın sağlık kuruluşuna gitmesi daha önemli" ifadelerini kullandı. KKKA hastalığının enfekte olan hayvanla temas edildiğinde de bulaşabileceğinin altını çizen Doç. Dr. Gamze Kalın Ünüvar; "Genellikle ısırma sonrası kişinin kan ve vücut sıvıları enfekte oluyor. Açık yara varsa temas durumunda bulaşma olur. Sağlık çalışanları da hastanın kanı veya vücut sıvılarına eldivensiz dokunduklarında bulaşları görebiliyoruz. Bunun dışında bazı enfekte hayvanlarla kişi direk temas ederse; genellikle el üzerinde açık yaralar veya tahrişler olabiliyor. O bölgelerden de bulaşlar olabilir. Hayvanlarda da sıkıntı fark ettiklerinde mutlaka eldiven ve koruyucu ekipman kullanmalarını istiyoruz" dedi.

"Özellikle saçlı deriyi kontrol edin"

Keneden korunma yolları hakkında da bilgiler veren ERÜ Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, Hastane Enfeksiyon Kontrol Kurulu Başkanı Doç. Dr. Gamze Kalın Ünüvar; "Mevsim itibariyle daha çok görmekteyiz. Mayıs ayında vakalar artar ve Eylül ayına kadar devam eder. halka kesinlikle bu alanlara girmeyin demiyoruz. En önemlisi; alınması gereken önlemler tam olarak uygulandığı taktirde yeterli olur. Daha çok uzun kollu kıyafetler, açık renk kıyafetler önerilir. Kene uçan veya zıplayan bir hayvan değil. Genellikle tırmanma yoluyla vücuda çıkacağından dolayı kapalı ayakkabıların tercih edilmesi, pantolon paçalarının çorap içerisine konularak kenenin girmesinin engellenmesi gerekiyor. Vücuda çeşitli sinek ve böcek kovucu ilaçlar kullanılabilir. Kırsal alandan döndükten sonra özellikle kenelerin yoğun olarak bulunduğu bölgeler özellikle saçlı deri, koltuk altı, kulak arkası, kasık bölgesi gibi alanların mutlaka kontrol edilmesini öneriyoruz" diye konuştu.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

blank
Avatarı
Okan Küçük tarafından
29 Haziran, 2025 15:04 tarihinde yayınlandı

Kardemir, Türkiye’nin Stratejik Sanayi Gücü Olma Yolunda İlerliyor

Türkiye'nin ilk entegre demir-çelik fabrikalarından biri olan KARDEMİR, yaptığı yatırımlar, stratejik projeler ve son dönemdeki yüksek teknoloji odaklı hamleleriyle hem Karabük ekonomisinin lokomotifi hem de Türkiye'nin sanayi bağımsızlığında kritik bir aktör olmaya devam ediyor.

KARDEMİR uzun süredir sadece hammadde değil, katma değerli, nitelikli çelik üretiminde de ciddi adımlar atıyor. Savunma sanayi, otomotiv, raylı sistemler ve enerji sektörlerine yönelik özel nitelikli çelik üretiminde kapasite artışı sağlanıyor. Bu sayede Karabük, bölgesel bir teknoloji ve sanayi merkezi haline geliyor.

KARDEMİR’in Demiryolu Tekeri Üretim Tesisi, Türkiye’de ilk yerli tren tekeri üretimini gerçekleştirerek dışa bağımlılığı azaltmada öncü olmuştu. Son olarak M3 Metro Tekeri ve 1.250 mm Lokomotif Tekerinin ham üretimi başarıyla tamamlandı. Böylece, raylı sistemlerde Türkiye'nin yerli üretim vizyonu daha da güçleniyor.

2. Vakum Tesisi ve Yüksek Kaliteli Çelik Üretimi

KARDEMİR, katma değerli çelik üretimini daha da ileri taşımak için 2. Vakum Tesisi’ni devreye aldı. Yıllık 1 milyon tonluk kapasitesiyle otomotiv, makine ve savunma sanayisi gibi yüksek kalite beklentisi olan sektörlere yönelik üretim kabiliyeti artırıldı. Bu yatırım, şirketin küresel rekabetçiliğini güçlendiren önemli bir adım oldu.

Eurasia Rail 2025 Fuarı’nda sergilenen yerli metro ve tren tekerleri, Ulaştırma Bakanlığı ziyaretleri ve sürdürülen Ar-Ge projeleriyle Türkiye’nin raylı sistemlerdeki yerlilik oranı hızla artıyor.

Ayrıca şirket, karbon salınımını azaltma hedefi, yeşil enerji projeleri ve etik yönetim anlayışıyla sadece ekonomik değil çevresel sorumluluğunu da yerine getiriyor.

Bölge Ekonomisine ve İstihdama Yön Veren Güç

KARDEMİR, Karabük ve çevresine sağladığı istihdam olanakları, eğitim destekleri ve sosyal projeleriyle, yalnızca sanayi değil, bölgesel kalkınmanın ve sosyal refahın da temel taşı konumunda. Yapılan her yeni yatırım, gençlere iş fırsatları, kente ise ekonomik canlılık sağlıyor.

KARDEMİR, yerli-milli üretim, katma değerli ürünler, çevre odaklı yatırımlar ve sürdürülebilir kalkınma hedefleriyle Türkiye’nin 21. yüzyıldaki sanayi vizyonunun en güçlü aktörlerinden biri haline geldi. Yatırımların devam etmesi, Karabük’ün sanayi üssü kimliğinin korunması ve ülkemizin sanayi bağımsızlığının güçlenmesi açısından büyük önem taşıyor.

Özetle KARDEMİR, sadece bir fabrika değil; Karabük'ün geleceği, Türkiye’nin sanayi gücü ve küresel pazarlardaki rekabet potansiyelinin en somut yansımalarından biri olarak yoluna devam ediyor.

***

Karabük Belediyesi Sosyal Yaşamda  Çığır Açan Hizmetler, Altyapıda Hızlı ve Eşit Yatırımlar

Karabük Belediyesi, son dönemde gerçekleştirdiği sosyal ve altyapı çalışmalarıyla kentte adeta çığır açıyor. Başkan Özkan Çetinkaya öncülüğünde, sadece sosyal projeler değil, ulaşım ve altyapı alanında da her mahalleye eşit ve planlı hizmet götürme hedefiyle hareket ediliyor. Bu süreçte bazı bölgelerde özellikle asfalt konusunda şikayetler dile getiriliyordu ki, belediye ekipleri asfalt konusunda da  hız kesmeden sahada yoğun mesai harcayarak sorunları hızlıca çözüme kavuşturmaya başladı

 5000 Evler Cumhuriyet Mahallesi’nde sürdürülen kapsamlı asfalt yenileme çalışmaları sürüyor. Belediye Fen İşleri’nin 60 kişilik  kadro ile , sıcak asfalt serimi, yol onarımı ve baca yükseltme işlemlerini eş zamanlı yürüterek, bu alanda kalıcı ve modern çözümler sunuyor.

Başkan Çetinkaya’  “Planlı ve kalıcı hizmet anlayışımızı tüm mahallelere yaymakta kararlıyız.” mesajı veriyor.

Altyapı yatırımları da aynı kararlılıkla devam ediyor. Belenköy TOKİ bölgesinde yaklaşık 1.100 metre uzunluğunda yeni kanalizasyon hattı inşası tamamlandığında, yıllardır devam eden altyapı sorunları köklü biçimde çözülmüş olacak. Modern ve çevre dostu altyapı ile bölgedeki çevre ve sağlık problemleri ortadan kaldırılırken, yaşam kalitesi önemli ölçüde artacak.

Öte yandan, 100. Yıl Mahallesi’nde vatandaşların can güvenliğini tehdit eden toprak kayması riski karşısında da Karabük Belediyesi önemli bir adım attı. Toplam 50 metre uzunluğunda ve 5 metre yüksekliğinde inşa edilen taş istinat duvarı, bölgeyi korurken, yaya kaldırımlarının düzenlenmesiyle sosyal yaşam da daha güvenli ve konforlu hale getiriliyor.

Karabük’te yaşanan bu hızlı ve etkili hizmet hareketi, bölge halkının takdirini kazanırken, Başkan Özkan Çetinkaya’nın liderliğinde “her mahalleye eşit hizmet” hedefinin kararlılıkla sürdüğünü gösteriyor. Belediye, vatandaşların taleplerini yakından takip edip sahada çözüm üretmeye devam ederken,  altyapı ve sosyal yaşamda kalıcı yatırımların devam edeceği  güçlü bir şekilde gözleniyor.

 Sonuç olarak, Karabük Belediyesi’nin hem sosyal yaşamda hem de kent altyapısında gerçekleştirdiği bu güçlü adımlar, kente çağdaş ve sürdürülebilir bir hizmet modeli kazandırıyor. Başkan Çetinkaya’nın vizyonuyla kısa sürede büyük takdir toplayan bu çalışmalar, Karabük’ün geleceğine umutla bakılmasını sağlıyor.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.