Anadolu Ajansı tarafından
30 Ocak, 2024 08:12 tarihinde yayınlandı
A+ A-

“Yalancı bahar”a aldanarak çiçeklenen bitkiler tarım ve biyoçeşitlilik için risk oluşturuyor

İSTANBUL (AA) - YEŞİM YÜKSEL - Uzmanlar, kış aylarında mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklıkları nedeniyle ağaç ve bitki türlerinin erken çiçek açmasının, tarımda verim ve kalite kaybına neden olduğunu, ayrıca biyoçeşitlilik üzerinde de risk oluşturduğunu kaydediyor.

İklim değişikliği nedeniyle hava sıcaklıklarının kış aylarında mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi ve yeterli yağış düşmemesi ağaç ve bitki topluluklarının yaşam döngülerinde değişimlere yol açıyor.

Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre, Aralık 2023, Türkiye'de son 53 yılın en sıcak aralık ayı olarak kayıtlara geçerken bu dönemde ortalama sıcaklık, normal değer kabul edilen 4,8 derecenin 3,5 derece üzerinde seyrederek 8,3 dereceye ulaştı.

Marmara Bölgesi'nde aralık ayı uzun yıllar ortalama sıcaklığı 7 dereceyken, Aralık 2023'te bu rakam 10,3 dereceye, ortalama sıcaklığı 7,9 derece olan Ege Bölgesi'nde 11,2 dereceye, ortalama sıcaklığı 9,1 derece olan Akdeniz Bölgesi'nde ise 12 dereceye ulaştı.

Bölge genelinde hava sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde seyrettiği İç Anadolu Bölgesi'nde aralık ayı uzun yıllar ortalama sıcaklığı 1,4 dereceyken geçen yılın aralık ayında bu rakam 5,5 derece, uzun yıllar ortalaması 4,8 derece olan Karadeniz Bölgesi'nde ise 8,4 derece ölçüldü.

Aralık ayı uzun yıllar ortalama sıcaklığı -1,6 derece olan Doğu Anadolu Bölgesi'nde 2023 Aralık ayı ortalama sıcaklığı 2,5 derece oldu. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde ise Batman çevresi hariç mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklığı görüldü. Bölgenin aralık ayı uzun yıllar ortalama sıcaklığı 6,4 dereceyken, son aralık ayında bu değer 9,3 dereceye yükseldi.

Türkiye'de önceki yıllara kıyasla daha sıcak geçen aralık ayında "yalancı bahar"a kanarak erken çiçek açan ağaçlar ve bitkiler, sıcaklıkların düşmesi ve bazı bölgelerde kar yağışı nedeniyle zorlu kış şartlarından zarar görüyor. Bu durum ağaçların meyve rekoltesinde düşüşe, biyoçeşitlilikte ise hasara yol açıyor.

- "Bitkiler sıcak havaya aldanarak çiçek açıyor"

Kış aylarında çiçek açan ağaç ve bitki türlerinin tarıma etkilerine dair AA muhabirinin sorularını yanıtlayan TEMA Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Erhan Akça, iklimin tarıma izin veren bir süreç olduğunu, bu nedenle iklim ve tarımın birbirinden bağımsız düşünülemeyeceğini söyledi.

İklimlerde meydana gelen ufak değişikliklerin tarıma yansımasının katbekat fazla olduğunu belirten Akça, şunları kaydetti:

"Ağaçlarda genetik bir dizilim var, kendilerini mevsimlere göre ayarlamışlar. Bitki, sıcak havayı görüyor, içindeki hormonlar değişiyor ve sıcaklık değişimiyle çiçek açtığında kendisinin normal bir ortamda olduğunu sanıyor çünkü bütün canlıların amacı bir an önce üreyebilmek yani gelecek nesli garanti altına almak. Bitki, şartları uygun bulduğunda çiçek açıyor, genetik kodları öyle ama bir bakıyor ki şartlar aslında hiç uygun değil."

Bitkilerin en narin zamanlarının tohumdan çıktığı ve çiçeklenmeye başladığı dönemler olduğunu, bu günlerde yaşanabilecek en küçük iklimsel değişimin verime hatta bitkinin sağlığına yansıyabileceğini ifade eden Akça, bitkilerin aşırı iklim olaylarından etkilendiğini aktardı.

Akça, şöyle devam etti:

"Mevsimsel değişimler dolayısıyla bitkilerde meydana gelen farklılıklar sadece miktarı değil kaliteyi de etkiliyor. Elma alıyoruz ve C vitamini yönünden zengin olması beklenen bir meyve, görüntü elma ama C vitamini istenen düzeyde değil. Çünkü bitki, fizyolojisini tamamlayamazsa beklenen besin değerlerini alamıyorsunuz, o zaman elma hem bizi beslemiyor hem de daha çabuk bozuluyor. Kış aylarındaki sıcaklık ciddi tarımsal kayıp yaratacak ve bunun geri dönüşü yok. Bir bitkinin su ihtiyacı vardır; örneğin 100 birim, bu 90 birime düştüğünde siz fark etmeseniz bile o bitkide verim kaybı olur çünkü potansiyelini ona göre ayarlamıştır."

Bitkileri zorlu kış şartlarına hazırlamak için su buharı verilen spreyleme, soğuğun çökmesini engelleyen havalandırma ve ısıtma gibi sistemlerin kullanılması ve bölgenin doğal bitki türleri tercih edilerek iyi bir bitki besleme programının benimsenmesi gerektiği tavsiyesinde bulunan Akça, her yere bina inşa edilemeyeceği gibi bahçe de yapılamayacağı görüşünü paylaştı.

- "İklim değişiyor, bu da biyoçeşitliliği etkiliyor"

Doğa Koruma Merkezi (DKM) Genel Müdür Yardımcısı Yıldıray Lise, biyoçeşitliliğin genetik çeşitlilik, tür çeşitliliği, ekosistem çeşitliliği ve ekolojik süreçler çeşitliliği olmak üzere 4 katmanı olduğunu ve tüketilen her gıdanın, kullanılan her ürünün biyoçeşitlilikle bağlantılı olduğunu bildirdi.

İklim değişikliğinin son 10 yıldır gündemi belirlediğini vurgulayan Lise, "İki temel kriz var: Biri iklim değişikliği, biri de biyoçeşitlilik kaybı, bunları iç içe düşünmemiz gerekiyor. İklim değişiyor, bu da biyoçeşitliliği etkiliyor. Temel olarak sıcaklık artışı, farklı ekosistemlerde farklı etkiler yapacaktır." diye konuştu.

Sulak alanların yok edilmesiyle habitat kayıplarının arttığını ve son dönemde bitki fizyolojisinde değişikliklerin ortaya çıkmaya başladığını anlatan Lise, şunları söyledi:

"Bitki fizyolojisi sıcaklık, gün uzunluğu, yağış, besin varlığı ve karın erime zamanı gibi unsurlara bağlı. Erken çiçek açma, canlı türlerinde büyüme döneminin uzaması, bazı canlı türlerinin kış uykusuna yatmaması, göç döneminde besin sıkıntısı ve kuşlarda erken kuluçka gibi dönemler yaşanıyor. Türlerin birbirleriyle ekolojik uyumları söz konusu ama bunda uyumsuzluk görülmeye başlandı. Ekosistemlerin, ormanların, sulak alanların ve deniz çayırlarının yok olmasıyla karbon yutağı ve yaşam alanlarının azalması halinde oradaki bütün canlıların yaşamını etkileyecek bir yapı oluşması söz konusu."

- Birleşik Krallık'ta bahar, şubatta başlayabilir

Japonya'nın Kyoto şehrinde 812 yılından beri sakura çiçeklerinin açtığı dönemlerin kayıt altına alındığına ve çiçeklenme zamanlarının yavaş yavaş nisan ayından mart ortasına doğru kaymaya başladığına değinen Lise, ülkede 1953'ten beri yapılan gözlemler doğrultusunda 2021-2023 yılları arasında mevsimlerde 10 günlük kayma yaşandığının belirlendiğini aktardı.

Birleşik Krallık'ta 1753'ten 2019'a kadar 406 bitki türünü içeren 400 bin kaydın incelenmesiyle ülkede bahar mevsiminin neredeyse 1 ay öne geldiğini, sürecin böyle ilerlemesi durumunda bahar mevsiminin şubat ayında başlayabileceğinin öngörüldüğünü belirten Lise, bu değişimin türler üzerinde çok büyük etkileri olabileceği uyarısında bulundu.

Ağaçların ve bitkilerin erken çiçek açmasının ardından yaşanacak kış şartlarının sadece tarımı değil aynı zamanda bu bitkilere uyum sağlamış böcek, kuş ve küçük memeli gibi canlı türlerini de olumsuz etkileyebileceğinin altını çizen Lise, "Göç eden türler geliyorlar, ortamda yiyecek bulamıyorlar ya da ayılar gibi meyve ile de beslenen türler bir süre sonra o meyve olmayınca köylere inmeye başlıyor. Türkiye'de baharın habercisi olan cemrelerin iklim değişikliğiyle ocak ayına doğru çekildiğini görebiliriz." değerlendirmesinde bulundu.


blank
Haber Merkezi tarafından
17 Nisan, 2025 12:54 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Rektör Kırışık’tan EURIE 2025’te Stratejik İş Birlikleri ve Yoğun Diplomasi Temasları

Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, EURIE 2025’te uluslararası iş birliklerini güçlendiren önemli temaslarda bulundu.

Karabük Üniversitesi (KBÜ), Avrasya Üniversiteler Birliği (EURAS) tarafından bu yıl 10’uncusu düzenlenen Avrasya Yükseköğretim Zirvesi EURIE 2025’te dikkat çeken bir diplomasi performansı sergiledi.

İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen zirvede, Karabük Üniversitesi ile Malezya Yükseköğretim Bakanlığı Politeknik ve Toplum Kolejleri Eğitim Dairesi Başkanlığı arasında stratejik iş birliği protokolü imzalandı. Öte yandan Rektör Prof. Dr. Fatih Kırışık çok sayıda ülke temsilcisiyle geleceğe dönük önemli iş birliği görüşmeleri yaptı.

Malezya ile Stratejik Protokol

EURIE 2025 kapsamında düzenlenen törende, Karabük Üniversitesi ile Malezya Yükseköğretim Bakanlığı Politeknik ve Toplum Kolejleri Eğitim Dairesi Başkanlığı arasında önemli bir iş birliği protokolü imzalandı. Törene Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ve Malezya Yükseköğretim Bakanı Prof. Dr. Zambry Abd Kadir de katıldı. Protokole Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık ile Malezya Politeknik ve Toplum Kolejleri Eğitim Dairesi Genel Müdürü Dato’ Dr. Haji Mohd Zahari Bin Ismail imza attı.

İş birliği protokolü; öğrenci ve akademisyen değişimi, ortak araştırma projeleri, müfredat geliştirme, girişimcilik ve inovasyon temelli uygulamalar ile konferans ve seminerlerin birlikte düzenlenmesini kapsıyor. 

YÖK Başkanı Özvar EURIE 2025’e Liderlik Etti

EURIE 2025’e katılan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, Türkiye’nin yükseköğretimdeki uluslararasılaşma hamlesine liderlik etti. Zirvenin açılışında konuşan YÖK Başkanı Özvar; eğitimin, modern dünyada ülkeleri birbirine bağlayan güçlü köprüler kurduğunu belirterek EURIE'nin küresel diyalog ve iş birliği için müstesna bir platform olduğunu söyledi. YÖK'ün stratejik hedeflerinden birinin uluslararasılaşma olduğunu belirten Özvar, bu hedefin özünde Türk yükseköğretimini bölgesel ve küresel akademik hareketliliğin merkezlerinden biri hâline getirme amacı taşıdığını vurguladı. 

YÖK Başkanı, Rektörlerle Değerlendirme Yaptı

YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, zirvede Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık’ın da aralarında bulunduğu üniversite rektörleriyle bir araya geldi. Görüşmede Türkiye’nin yükseköğretimdeki küresel rolü, üniversiteler arası stratejik ortaklıklar ve yeni uluslararası projelerin geliştirilmesi gibi konularda değerlendirmelerde bulunuldu.

KBÜ Standına Yoğun İlgi

Zirve süresince Karabük Üniversitesi standı, başta YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, Malezya Yükseköğretim Bakanı Prof. Dr. Zambry Abd Kadir ve EURAS Başkanı Prof. Dr. Mustafa Aydın olmak üzere birçok akademik ve uluslararası temsilcinin ziyaret ettiği önemli duraklardan biri oldu. KBÜ’nün yürüttüğü uluslararası projeler, dijital dönüşüm faaliyetleri ve küresel iş birliklerine dair tanıtımların yapıldığı stantta, ziyaretçilerle akademik ve teknolojik gelişmeler paylaşıldı.

Rektör Prof. Dr. Fatih Kırışık, stant ziyaretlerinde KBÜ’nün bilimsel ve kültürel altyapısını anlatarak üniversitenin uluslararası düzeyde yürüttüğü çalışmalar hakkında bilgi verdi. Bu kapsamda çok sayıda farklı ülkeden üniversite temsilcisi ile yeni iş birliği fırsatları üzerine görüşmeler gerçekleştirildi.

Geleceğin Yükseköğretimi EURIE 2025’te Tartışıldı

Avrasya Yükseköğretim Zirvesi, 65’ten fazla ülkeden gelen 400’ün üzerinde üniversite temsilcisini bir araya getirdi. Etkinlikte 50’nin üzerinde oturum gerçekleştirilerek; uluslararasılaşma trendleri, Erasmus+ projeleri, dijital dönüşüm, yapay zekâ, kalite güvencesi ve uluslararası öğrenci hareketliliği gibi yükseköğretimin geleceğine yön veren başlıklar masaya yatırıldı.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.