Anadolu Ajansı tarafından
11 Temmuz, 2024 00:37 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Yunus Emre Enstitüsü’nün Kazakistan’daki Türkiye Türkçesi kursuna yoğun ilgi

İSTANBUL (AA) - Yunus Emre Enstitüsü'nün Astana'daki şubesine giden Kazak anne ve kızları, hem Türkiye Türkçesi öğreniyor hem de Türkiye kültürüyle yakından ilgileniyor.

Yunus Emre Enstitüsü'nden yapılan açıklamaya göre, yurt dışında 60'tan fazla ülkede bulunan enstitünün temsilcilikleri, farklı coğrafyalarda yaşayan kişiler için cazibe merkezi haline geliyor.

Enstitünün Kazakistan'ın başkenti Astana'da bulunan temsilciliğinde Türkiye Türkçesi kurslarına başlayan anne ve iki kızı, Türkiye kültürüyle de yakından ilgileniyor.

Türkiye'nin kültürel unsurlarından etkilenerek Türkiye temalı resimler yapan ressam Nazerke Kemelbayeva ile birlikte yazar annesi ve sinema sektöründe çalışan ablası da Enstitünün Türkiye Türkçesi kurslarına katılıyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen ressam Kemelbayeva, Yunus Emre Enstitüsü'nün kendisinin ikinci evi olduğunu belirtti.

- "Kurslarda hem Türkiye Türkçesini öğrendik hem de Türkiye'nin kültürel zenginliklerini keşfettik"

Annesinin şair bir arkadaşının Astana Yunus Emre Enstitüsü'nün Türkiye Türkçesi kurslarına katıldığını ifade eden Kemelbayeva, şunları anlattı:

"Ben de onun sayesinde kurslara başladım. Türkiye Türkçesi öğrenirken bir yandan da Türkiye temalı resimler yapmaya başladım ve daha sonra 'Kazakistanlıların Gözünden Türkiye' sergisi fikri ortaya çıktı. Türkiye'ye gitmeden Türkiye'yi ve kültürel değerlerini resmetmeye başladım. Türkiye temalı eserlerimi resmederken Enstitüde düzenlenen Türkçe Türkçesi kursları çok etkili oldu. Kurslarda hem Türkiye Türkçesini öğrendik hem de Türkiye'nin kültürel zenginliklerini keşfettik."

Kemelbayeva, Yunus Emre Enstitüsünün ailesi için önemli bir yeri olduğunun altını çizerek, Enstitüde düzenlenen kurslara katıldıktan sonra hayatında önemli değişiklikler olduğunu ve hayallerinin gerçekleşmesinde Türkiye Türkçesi öğrenmenin önemli bir rolü bulunduğunu vurguladı.

Yazar ve senarist Aygül Kemelbayeva da "Türkiye Türkçesi ve Türk edebiyatına dair çalışmalarım var. Ömer Seyfettin'in 'Kıskançlık' adlı hikayesini Rusçadan Kazakistan Türkçesine tercüme ettim. Bir eserimle ilgili Türkiye'de bir tez çalışması da yapıldı. En büyük hayalim, Türkiye'deki yazarlarla tercüman olmadan diyalog kurabilmek ve edebi eserleri Türkiye Türkçesi okuyabilmektir." değerlendirmelerinde bulundu.

Ressam Kemelbayeva'nın ablası Balnur Kemelbayeva ise Kazak Milli Üniversitesinde Sinema Bölümünde eğitim aldığını kaydetti.

Kazakistan'da çekilen bazı filmlerde çalışma fırsatı olduğunu aktaran Kemelbayeva, "Kardeşim aracılığıyla katıldığım Türkiye Türkçesi kurslarını tamamladıktan sonra hayalim Türkiye'deki yapımcılarla ortak film projesi hayata geçirmek ve Türkiye'yi ziyaret ettiğimde Türkiye Türkçesi konuşabilmektir." açıklamasında bulundu.

blank
Emine Çelik tarafından
16 Nisan, 2025 16:45 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Turizm Haftası Safranbolu’da Coşkuyla Kutlandı

Her yıl 15-22 Nisan tarihleri arasında kutlanan Turizm Haftası, UNESCO Dünya Miras Listesinde yer alan tarihi ve doğal güzellikleriyle yerli ve yabancı turistlerin gözbebeği olan Safranbolu ilçesinde düzenlenen çeşitli etkinliklerle kutlandı.

Safranbolu Cinci Hanı arkasında düzenlenen  törene; Vali  Mustafa Yavuz, Safranbolu Kaymakamı Şaban Arda Yazıcı, Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse, İl Genel Meclisi Başkanı Ahmet Sözen, il Jandarma Komutanı İsmail Gökcek, İl Emniyet Müdürü Mehmet Ali Hasan Köse, İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Şahin, Safranbolu Kültür ve Turizm Vakfı Başkanı Şefik Dizdar, kurum müdürleri, sivil toplum kuruluşlarının ve siyasi partilerin temsilcileri ile vatandaşlar katıldı

Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan törende konuşan İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Şahin ve Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse, turizmin önemine dikkat çekerek, turizm konusunda yapılan çalışmalara değindiler.

Vali Mustafa Yavuz ise yaptığı konuşmada; Ramazan Bayramı tatili süresinde Karabük sınırlarından 1 Milyon 718 bin aracın giriş çıkış yaptığını hatırlatarak, "Bu bize ciddi bir hareketliliğin yaşandığını ifade ediyor. Bu rakamın içerisinden Safranbolu'ya 200 binin üzerinde araç girdi. Yaklaşık 400 binin üzerinde vatandaşımız Safranbolu'yu ziyaret etti. 37 binden fazla vatandaşımız ören yerlerimize ve turizm noktalarımıza giriş yaptı, yüzde 70'in üzerinde bir doluluk oranı yakaladık. Biz bayramda ciddi bir hareketlilik yaşadık, ciddi bir misafir ağırladık, ciddi bir turist ağırladık. Bu İl de potansiyel var, bu İl, bu ilçe aslında turizm çekebiliyor o zaman bunu bizim daha iyi yönetmemiz lazım. Bu turizm hareketliliğini çok iyi yönetmemiz kazım ki daha ilerilere, daha nitelikli ve daha kaliteli bir turizm noktasına doğru gidelim" dedi.

Valilik koordinesinde hazırlanan Tarihi Safranbolu projesine de değinen Vali Yavuz, "Bu projede 24 ana başlığımız var ve bu 24 ana başlığın altında onlarca alt başlık var. Bu 24 başlık aslında bize bu şehrin trafiğini düzenlememiz gerektiğini, bu şehrin güvenliğinin üst düzeyde sağlanmasının gerektiğini, bu şehirde esnaflarımızda, işletmelerimizde, ciddi anlamda bir turizm kültürü var onun üzerine bir şeyler koymamız gerektiğini gösteriyor. 24 Ana başlıkta bu çalışmalar başladı ve şu anda adım adım, ilmek ilmek, öre öre devam ediyor" dedi.

9 Günlük Bayram tatili süresi içersinde ciddi bir asayiş olayının yaşanmadığını ifade eden Vali Yavuz, "54 trafik kazası yaşadık, maalesef kaybettiğimiz canlarımız, yaralılarımız oldu ama asayiş ve güvenlik anlamında Karabük sınırlarında ve Safranbolu'da şu içinde bulunduğumuz tarihi çarşıda hareketliliğe rağmen nerede ise sıfıra yakın asayiş olayı ve güvenlik olayı meydana geldi. Turizm güvenli ortamlar ister, turist güvenli ortamlar ister, turist huzur ister, biz bu şehirde gerçekten bu güvenliği, bu huzuru sağladığımız kanaatindeyim. Bunun en güzel şahidi sizlersiniz, bunun en güzel şahidi Karabük'ten gelip Safranbolu'ya giriş çıkış yapan vatandaşlarımızdır, ziyaretçilerimizdir, turistlerimizdir. Bizim görevimiz bunu temin etmek, bizim görevimiz kaliteli bir ortam sunmak ve hep birlikte bunu hazırlamaktır. Bizler Bayram tatilinde bu sınavdan geçtik ve bu sınavı verdiğimiz kanaatindeyim" dedi.

Karabük ve Batı Karadeniz coğrafyasının sıradan bir coğrafya olmadığını belirten Vali Yavuz, "UNESCO  Miras listesinde yer alan Safranbolu'muz, Avrupa'da korunması gereken 100 sıcak noktadan birisi olan blok ormanlarıyla, orman deniziyle Yenicemiz, Ovacık'taki kral mezarlarımız, Eflani'deki göletlerimiz, Eskipazar'daki 5 bin 500 yıllık Hadrianapolis Antik Kentimiz. Aslında biz ister tarih, ister gastronomi, ister doğa, ister kültür, ister mimari anlamda her şeye sahibiz. Bizler bunu hep birlikte el ele vererek, hep birlikte kafa yorarak iyi yönetmemiz lazım ve bu şehrin, bu şehrin insanının turizmden daha yüksek paylar almasını sağlamamız lazım. İnşallah bunu başaracağımıza inanıyorum, o birlik ve beraberliği de sağladığımıza da inanıyorum. İnşallah önümüzdeki günler bugünlerden daha iyi olacaktır" diye konuştu.

Vali Mustafa Yavuz'un konuşmasının ardından Program, Doğa Koleji ve Karabük Dans Akademi iş birliğiyle sahnelenen Safranbolu yöresine ait halk oyunları gösterisiyle devam etti. Etkinlik kapsamında Güzel Sanatlar Lisesi öğrencileri de müzik dinletisi sundu. Katılımcılara yöresel lezzetlerin ikram edildiği programda, sanatçı Rıza Korkmaz’ın "Zamanhane" adlı yağlı boya resim sergisi de sanatseverlerle buluştu. Kültür ve sanat dolu anların yaşandığı etkinlik, katılımcılardan büyük beğeni topladı.

blank

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.