blank
Anadolu Ajansı tarafından
04 Mart, 2024 12:26 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Zonguldak’ta grizu faciasında hayatını kaybeden 263 maden işçisi dualarla anıldı

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Kozlu Müessese Müdürlüğünde 3 Mart 1992'de grizu faciasında yaşamını yitiren 263 maden işçisi için anma töreni düzenlendi.

TTK'nin Kozlu Müessesesinde düzenlenen törende, faciada hayatını kaybeden işçiler için Kur'an-ı Kerim okundu, dua edildi. Törene Kozlu Kaymakamı Hüseyin Ece, TTK Genel Müdürü Muharrem Kiraz, Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Sekreteri Yener Arslanbuğa, TTK ve sendika yöneticileri, bazı siyasi partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, belediye başkanları ve başkan adayları ile madenciler katıldı. GMİS Genel Sekreteri Arslanbuğa, törende yaptığı konuşmada, madende hayatını kaybeden tüm işçilere Allah'tan rahmet dileyerek, "Madencilik dünyanın en zor ve riskli mesleklerinden biri. Bizler bunun farkında olarak yıllardır atalarımızdan gelen gelenekle alın terimizle yer altından taş kömürünü çıkararak ekonomiye kazandırıyoruz." ifadelerini kullandı. 16 yıllık madenci Murat Aldırtmaz da yaşanan facialardan dolayı üzüntülü olduklarını ancak ekmeklerini kazanmak için işlerine devam etmek zorunda olduklarını belirterek, "Ülke ekonomisine elimizde geldiğince katkı sağlayacağız. Herkesin görevi ayrı. Allah bize bunu nasip etti, bize de bu görev düştü. Biz de en layıkıyla yapmaya çalışıyoruz. Bunun bedelleri de oluyor, ona da razıyız. Artık yapacak bir şey yok." dedi. blank İş güvenliği açısından teknolojik, bilimsel olarak ne gerekiyorsa herkesin gerekli tedbirleri almaya çalıştığından bahseden Aldırtmaz, iş güvenliğinde en üst seviyelere çıktıklarını dile getirdi. 5 yıllık madenci Osman Yaşayan ise maden ocaklarında çalışma şartlarının zor olduğunu anlatarak, "Eskiye göre şimdi tedbirlerimiz daha fazla. Tedbirlerimiz şu an en üst seviyede. Allah devletimize zeval vermesin." diye konuştu. TTK Kozlu Müessese Müdürlüğüne bağlı maden ocağında 3 Mart 1992'de meydana gelen grizu faciasında 263 işçi hayatını kaybetmiş, bazı işçilerin cenazeleri olaydan 5 yıl sonra bulunabilmişti. (AA)
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Şafak Zeki Akca tarafından
13 Mayıs, 2025 00:53 tarihinde yayınlandı
A+ A-

KÖY NEYİME DEMEYİN!

SON İSTANBUL DEPREMİ VATANDAŞLARI KÖYLERİNE GİTMEYE ZORLADI.

Dedelerimizin., büyük büyük Dedelerimizin kavimler halinde yaşamış oldukları kırsal yaşam alanlarına KÖY denir.

60’LI VE 70’Lİ kuşaklar köyün ne kadar değerli olduklarını iyi bilir.

Daha sonraki kuşaklar ise Köyü gereksiz bir yer olarak görürler.

Ama şunu bilmezler ki gün gelir o ata toprakları çok değerli olur.

Bu son deprem bize bunu gösterdi.

Ve onun içindir ki köyler artık eski değerlerini kazanmaya başlamış gözüküyor.

*

Köyün en güzel yeri  neresidir? diye söylesem HARMAN dır dersiniz.

Çocukluğumuz da çok giderdik ata topraklarımıza,

Dört gözle hasretle beklerdik hafta sonu köye gidebilmek için...

Güz zamanı Harman da öküzlerle atlarla tüven sürülürdü bizlerde tüvenlerin üstüne oturur buydağın samandan ayrılmasını seyrederdik.

NE GÜZELDİ O GÜNLER..

ANLATIMAZ YAŞANIR DERLER YA...

*

Geçtiğimiz bayram köyleri biraz dolaştım kendi köyüme de gittim.

En çok dikkatimi çeken köyler de ve köyümüz de o eski ahşap evlerden o kerpiç evlerden artık eser yoktu.

Yeni yeni binalar yapılmış her taraf olmuş betonarme

Köyler köylük ’ten çıkmış yani

Şehirlerde yaşayanlar biraz parası olanlar o eski evleri yıkıp yerlerine beton evler kondurmuş o köyün estetiğinde, güzelliğinden eser yoktu sadece bizim köy için değil diğer köylerde de durum farklı değil.

O eski köyümüzden artık eser kalmamıştı.

*

Şimdiki köyler de;

O ahır kokulu evler var mı? YOK...

Bahçe ve Bostan işleri var mı? YOK...

Her evin altında inekler, keçiler, atlar eşekler var mı? YOK…

Tarlada ekin ekmek var mı? YOK...

Köy Taş Fırınlarında Çörek ve Göbü yapmak var mı? YOK

KÖY odaların da ihtiyarların toplanıp eğlenceler yapılması var mı? YOK

Köyde öküzlerle kağnı arabaları ile saman taşımak var mı?  YOK...

Horoz ve tavuk beslemek var mı? YOK...

Hatta tavuk yüzünden komşu kavgaları bile YOK...

DAHA NELER? NELER?

Biz bu değerlerimizi kaybettik.

NE OLACAK ŞİMDİ?

Yeni yetişen nesil köy yaşantısını bilmiyor.

Eski nesiller de yaşlandı artık.

Bu genç nesillere kim öğretecek bu yaşantıyı

*

Şu anki neslin yaptığı tek şey var

Eski ahşap evleri yıkmak!..

Köye gelen manav arabasından ekmek almak,

sebze ve meyve almak bunlarla beslenmek.

Tereyağını, yumurtasını sütünü etini şehre inince marketten almak.

BEN KÖYDE YAŞIYORUM MU DİYECEĞİM?

Devletimizin ve büyüklerimizin bu konuya el atması gerekir.

Köye yerleşecek misin ilk önce AHŞAP EV YAPACAKSIN

Devlet bu konuda üzerine düşen Ağaç desteğini vermesi gerekir

Ahşap ev yapanlara şart getireceksin ki Tarım ve hayvancılık yapacaksın diye

O evin mutlaka bir ineği olacak, bahçesinde tavukları olacak,

Bahçe ve bostan işlerini mutlaka yapacak

Ekip biçeceği tarlası olacak

Buna benzer konularda devlet desteği olursa o köy yaşantılarımız tekrar geriye gelir.

Yoksa ne ekonomi düzelir, ne köyler düzelir nede şehirler düzelir!..

Bu şekilde devam ederse hayat yaşanmaz hale gelir herhalde…

Ne dersiniz? Yorum sizlerin…

Kalın sağlıcakla….

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.