Bölgenin Sesi Gazetesi tarafından
07 Eylül, 2015 10:14 tarihinde yayınlandı
A+ A-

KBÜ’de Uluslar Arası Konferans Düzenlendi

Karabük Üniversitesi tarafından düzenlenen “Kültürel Miras, Değişen Toplumlar, Anlatı ve İnanç” temalı Uluslararası Konferans düzenlendi. Karabük Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü ile Hacettepe Üniversitesi Halk Edebiyatı Bölümü tarafından ortaklaşa düzenlenen ve T.C. Başbakanlık TİKA, Tanıtma Fonu, Atatürk Kültür Merkezi, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı, Karabük Valiliği, Karabük Belediyesi, Safranbolu Belediyesi ve Keçiören Belediyesi’nin destekleri ile “Kültürel Miras, Değişen Toplumlar, Anlatı ve İnanç” temalı Uluslararası Konferans gerçekleştirildi. Karabük Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleşen konferansa Karabük Belediye Başkan Yardımcısı Fatma Kadın Danışman, İl Emniyet Müdürü Dr. Serhat Tezsever, Rektör Yardımcılarımız Prof. Dr. Ali Güneş ve Prof. Dr. Mustafa Yaşar, Safranbolu Belediye Başkanı Dr. Necdet Aksoy, Interim Conference Of The International Society For Folk Narrative Research (ISFNR) Başkanı Ulrich Marzolph, Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Halkbilimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özkul Çobanoğlu ile yerli ve yabancı bir çok akademisyen katıldı. Program, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve şehitler için saygı duruşu ve ardından İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı. Açılış konuşmasını yapan Karabük Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Güneş konferansın 3 tane önemli konuyu kapsamadığını bunlardan birisinin kültürel miras olduğunu dile getirerek “Kültür bir yaşam biçimi dil, din, sosyal alışkanlıklar, folklor, gelenekler, müzik ve sanatı içine alan bir ilişkiler biçimidir. Bir topluma bu nedenle bir kimlik kazandırma arayışı içerisindedir. Kültürsüz toplumlar bir yetim çocuk gibidir ve toplumlar kendi ayakları üzerinde duramamaktadırlar. Zaman içinde bu özellikler farklı bir kültürel miras veya ortak bir zenginlik şeklini alarak, bu zenginlik nesilden nesile devam ederek nesiller arasındaki bağlantıyı ve bu ilişkiyi devam ettirmektedirler. Bu bağlamda kültürel miraslar açık bir biçimde dünya görüşümüzü, algımız kimliğimizi zenginleştirir. Ayrıca geleceği inşa etmede bizlere aracı görevini üstlenir. Bu nedenle kültürel miras bir bilgi deposudur. Değerler deposudur ki bu birikimin içine anlayışı, algımızı, ekonomik gelişmemizi, ilerlememizi ve sosyal birlikteliğimizi sağlamaktadır. Günümüzdeki soru şudur: bütün topumlar büyük bir değişim içindeyken veya globalleşmenin bütün kültürlere tek bir bakış açısına dönüştürme çabası olduğu bir dönemde kültürel miras nasıl korunur. Çok iyi biliniyor ki kültür ve kültürel miraslar asil bir miras değildir. Bunu devam edebilmesi bizim ortak çabamıza ve ortak hareket edebilmemize bağlıdır” dedi. KÜLTÜREL MİRASI KORUMAK İÇİN ULUSLAR ARASI BİR DESTEKLEMEYE İHTİYAÇ VARDIR Post modern dünyadan birçok zorluklarla karşı karşıya kalındığını dile getiren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Güneş, “Bu zorlukları sıralarsak, hükümetler kültür ve kültür mirasları için ayırdıkları bütçeyi kısmaktalar. Dijital teknolojinin gelişmesi geleneksel modelleri yok etmekte kültürlere katılımı etkilemekte, beceri ve sanatla zaman içinde kaybolmaktadır. Global değişimler ve şehirleşmede çevresel devamlılığı ciddi oranda etkilemektedir. Kültürel mirası daha çok insan merkezli yapıp sosyal, kültürel ve entelektüel aktivitelerin bir dinamosu şekline dönüştürmeliyiz. Kültürel miraslar aynı zamanda bilgi ve inovasyonların bir merkezi haline dönüştürülmeli ve bu merkezlerde toplumlar gruplar birbirleriyle interaktif bir şekil alarak sosyal entegrasyonu daha iyi sağlamaktadırlar. Buradaki asıl önemli nokta Kültürel mirasın değerleri hem yerel hem uluslararası bir şekil almaktadır. Kültürel miraslar yerel veya milli hikâyelerden oluşur ancak, bunlar zaman içerisinde sınırların toplumların ötelerine geçerler bu da bizi çok kültürlülük alanına taşır. Çok kültürlü yaşamda insanlar kendi kültürünü yaşatma pratiğe dönüştürme alanı bulmalarının yanında kendi kültürel değerlerini de diğerleri tarafından asimile olmadan devam ettirebilirler. Bu şekliyle kültürel mirası korumak ve onlardan yararlanmak için milli bir sorumluluk olmasına rağmen aynı zamanda uluslararası bir desteklemeye ciddi oranda ihtiyaç vardır. Çok kültürlülük bugünkü toplumda her ne kadar eleştirilere maruz kalsa da önemli bir yere sahiptir. Çok kültürlülük barış içinde düzenli bir şekilde farklı grupların yaşayabilmesi için bir alan temin eder aynı zamanda çok kültürlülük kültürlerin kendi kültürel miraslarını korumalarında önemli bir alan teşkil etmektedir. Sonuç olarak şunu diyebiliriz, kültürel miras bize verilmemiştir, kültürel miras yıllar içinde oluşturulmuş ve biz bunu geçmiş kültürlerden ödünç almışızdır. Bir eleştirmenin söylediği gibi kültür bizlere miras yoluyla gelmemiş, biz zapt etmişizdir. Hatta daha da ötesine gidersek, kültür birçok yönü ile insanoğlunun ortak yarattığı değerlerin elde edilmesi gibi de algılanmaktadır. Bugün bu mirası koruyabilmemiz için yeni anlatmaya yeni vizyonlara ihtiyacımız vardır. Kültürel miras bize kim olduğumuzu ve nereye gitmemiz gerektiğini söylemektedir. Hem yerel hem de uluslararası paydaşların güçlerini birleştirerek, kültürel mirasın korunmasına katkı sağlamak zorundadırlar. Ortak kültürel miras projeleri insanların ortak değeri ve ümitlerini gelecek açısından temsil etmektedir” dedi.
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Şafak Zeki Akca tarafından
11 Mayıs, 2025 16:09 tarihinde yayınlandı
A+ A-

KARANLIĞIN 4 ATLISI

Kin, öfke, nefret ve kıskançlık..

Bu dört temel kavram maalesef SİYASETİN İÇİNDE DE VAR.

Seçim vaatleri şeffaflık sorununu vitrine çıkardı.

Siyasetçilerin seçim beyannamesindeki taahhütler şu önemli noktayı kamuoyunun gündemine taşıdı;

Seçim vaatleri konusunda iktidar partisindeki ve muhalefetteki kurmaylarının en başta mutabık olmaları gereken temel konu, hesap verme, şeffaflık ve dürüstlük. Seçime giderken verilen vaatlerin kaynaklarının ya da kaynak tahsisini nasıl değiştireceğinin objektif ve açık biçimde konulması da bu tablonun bir parçası olmalıdır.

***

Peki bu söz düelloları Neden çıktı? Hangi konu üzerinden çıktı?

Karabük Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya’nın emeklinin Halk otobüslerine ücretsiz kullanma hakkının önümüzde ki dönemde kaldırılacağını dile getirmesiyle başladı. Özkan Çetinkaya bu konuda haklıydı. Halk Otobüslerin Belediyenin bütçesine ciddi zararlar veriyor olması bu kararı almasında etken oldu gibi gözüküyor. Bir yandan da seçim zamanında verilmiş bir takım sözlerde var tabi ki bunu da göz ardı etmemek gerekir.

Birlikte bir değerlendirelim.

Verilmiş bir vaat var mı? VAR

Bugüne kadar Bedava uygulaması var mı? VAR

Halk Otobüslerinin zararı var mı? VAR

Bu zarar Kimin zararı? MİLLETİN ZARARI

Peki Yanlışa kim DUR diyecek? BELEDİYE BAŞKANI ÖZKAN ÇETİNKAYA

Peki Başkan bunu yapmakla suç mu işledi? HAYIR

Karabük Halkının hakkını savundu, Belediye’nin zarar etmemesi için halkın parasının, malının korunması için almış olduğu bir karar…

Gerekirse bu kararı Karabük halkının karşısına çıkacak mertçe konuşacak.

NE SÖYLEYECEK?

Evet seçim döneminde böyle kararlar almıştık.

Şu an Türkiye’de ekonomik sebeplerden ötürü tasarruf tedbirleri var.

Ben ve ekibim Karabük halkına bu ihaneti yapamayız.

Bu kadar zarar ederken, halkıma nasıl hizmet edeceğim.

Ben ve ekibim var gücümüzle zaten çalışıyoruz. Emekli üzerinden siyaset yapılamayacağını açıkça beyan edecek.

Bunu zaten vatandaş anlar…

***

Sayın Özkan ÇETİNKAYA şimdi geri vites mi attı?

Yaptığı açıklamalara bakınca muhalif medya ve siyasetçilere açıklamalarıyla malzeme vermiş oldu.

Ne dedi ÇETİNKAYA: "Kahvaltılı basın buluşmasında, ulaşımla ilgili gelen bir soru üzerine     doğrudan yanıt verdik. Ancak orada kullandığımız ifadeler yanlış anlaşıldı. Emeklilere yönelik ücretsiz ulaşım hizmetini tamamen kaldırmak gibi bir gündemimiz yok. Aksine bu hizmeti daha düzenli ve sürdürülebilir kılmak için çalışıyoruz," 

" Özellikle 65 yaş altı sınırsız olan hakkı yeni düzenleme ile kaldıracağız. Ulaşım araçlarımızda konforu ve düzeni sağlamak, bu hizmetten faydalanan tüm kesimlerin hakkını korumak için bir dizi düzenleme ve çalışmalarımız devam etmekte. Bu sebeple sınırsız biniş hakkına yönelik yeni bir düzenleme getirilmesi söz konusu. Ama hizmetin tamamen kaldırılması gibi bir durum söz konusu değildir. Hiçbir emeklimizi mağdur etmeyecek şekilde bir çalışma için özellikle Karabük’teki emekli dernekleri ve ilgili cemiyetlerle istişare ediyoruz. Halkımız da aslında bu düzenlemeyi bekliyor. Sahada, ‘Yapın bu düzenlemeyi, sınırsız binişler bu keşmekeşi ortadan kaldırılsın’ diyen vatandaşlarımız var. Biz de bu çağrılara kulak veriyoruz."

Çetinkaya’nın bu konuşması muhalif kanat tarafından “Geri Vites” olarak değerlendirildi.

***

Daha önceki yazılarımızda Sayın Rafet Vergili için ne demiştik?

Siz bir RAFET VERGİLİ’siniz?

Sizin bir aileden gelme Asil bir duruşunuz var?

Karabük’e inkar edilemeyecek hizmetleriniz var.

Güzellikleriniz var.

Karabük’te yaşayan insanlar sizi seviyor.

Şu da bir gerçek ki; Karabük’te kimse siyasi savaş istemiyor. 

Sadece Karabük değil;

Dünyanın birçok yerinde Fabrikalar yapıyorsunuz.

Özellikle Kuzey Irak’ta yapmış olduğunuz fabrikalar takdire şayan,

Orada ki halk bile size saygı duyuyor.

Orada yaşayan yakın arkadaşlarım söylüyor bunu…

Sayın Rafet Vergili için bu sözlerimizi yazmıştık. Yine söylüyorum siz başarılı bir iş adamı, başarılı bir siyasetçisiniz. Aynı zamanda Karabük’ün abisisiniz.

LAKİN;

Tam bir iş adamı odasında çekim yaptınız, başarılı bir iş adamı odası DAĞINIK olur. Ama ben orada başka bir Rafet Vergili gördüm.

Yazımın başında belirtmiş olduğum bir Rafet Vergili gördüm.

Hiçbir şekilde eleştiriye açık olmayan, kin, öfke, nefret ve kıskançlık.. Karanlığın 4 atlısını gördüm sizde…

Yapmış olduğunuz bu beyanatlar ve duruşunuz bu olguları oluşturdu bende…

GEREK VARMIY DI? BENCE YOKTU…

Söylemleri birlikte bir değerlendirelim.

Karabük Belediyesi Borçlu mu ?  BORÇLU

(GERİSİ TEFERRUAT)

Emeklinin Bedava Otobüs hakkı doğrumu? YANLIŞ

(GERİSİ TEFERRUAT)

Emekliye yardım parası doğrumu? DOĞRU

(GERİSİ TEFERRUAT) En düşük maaş alanlara dağıtılabilir… Hepsini kapsamaz…

Gazetecilere para aktarılması durumu doğrumu?

Hepimizde biliyoruz ki…  Siyasetçiler işlerini geldikleri gibi hareket ederler.

Gazetecilerle ilgili yazımda bahsetmiştim “GÜZİDE GAZETECİLER “diye

Bu sorunun cevabını orada geniş bir şekilde bulabilirsiniz.

KENT MEYDANI BELEDİYENİN Mİ? HAYIR

Mesela bu konuya gerisi teferruat diyemiyoruz. Çünkü Sayın Rafet Vergilinin Belediye Başkanlığı döneminde bir hatanın olduğunu, Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya tarafından açıklanmıştı.

Dese ki Sayın Vergili; O dönem de Bakanlıklar arası bir görüşme sonucu yapıldı. Bir protokol yok… Gerisini Bakanlıklarla siz halledin iktidar sizsiniz…

***

Sayın Vergili siz Karabük’ün abisisiniz… Amcasısınız… Dayısısınız…

Temiz Siyaset…

Temiz Karabük istiyoruz…

Kalın sağlıcakla

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.