Bölgenin Sesi Gazetesi tarafından
02 Mayıs, 2017 00:23 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Binlerce yerli turist Safranbolu’ya akın etti

1 Mayıs Emek ve Dayanışma günü hafta sonu ile birleşince tarihi evleri ile ünlü Safranbolu ilçesi yüzde yüz doluluk yaşarken, Tokatlı Kanyonu’nda yer alan ve bir benzeri ABD’de Arizona’da bulunan cam teras, binlerce yerli turistlerin yoğun ilgisini çekti. Hafta sonu ile birlikte 1 Mayıs’ın resmi tatil olmasını fırsat bilen tatilciler Safranbolu’ya akın etti. 3 günlük tatil kapsamında günü birlikçilerle birlikte yaklaşık 30 bin yerli turistin ziyaret ettiği Safranbolu’da en büyük ilgiyi bir benzeri ABD’de Arizona’da bulunan dünyanın ikinci Türkiye’nin ise ilk cam terası çekti. Yerden yaklaşık 86 metre yükseklikte bulunan ve bir günde yaklaşık 4 bin ziyaretçinin geldiği cam terasa gelen tatilciler doğanın eşsiz güzelliklerini yaşamanın mutluluğuna erdi. Hem heyecan hem de insana korku veren 86 metrelik yükseklikteki cam terasa çıkmaya çalışanlardan kimisi yanlarındaki yakınlarının ellerini tutuyor, kimisi ise çelik konstrüksiyon üzerinde yürüyor. Cam teras işletmeciliğini yapan Nurettin Bahçeci, 2012 yılında dönemin Valisi İzzettin Küçük tarafından Tokatlı kanyonuna yaptırılan dünyanın ikinci cam terasının tanınırlığın artması ile Türkiye’de cam terasların artmaya başladığını söyledi. Bahçeci, 1 Mayıs’ın hafta sonu ile birleşmesi ile Safranbolu’nun adeta yerli turist akına uğradığını belirterek, “Burası dünyanın ikinci cam terası. Safranbolu cam terasının gördüğü ilgiden dolayı Türkiye’de 3 tana daha yapıldı. Burası yılda yaklaşık 400 bin ziyaretçi almaya başladı. Saafranbolu tarihi dokusuyla şanslı bir ilçe. Safranbolu’daki konakları göremeye gelen turist cam terası görmeden gitmiyor. Hatta cam terasa gelen ziyareti sayısı Safranbolu evlerinin de önüne geçti. 86 metre yükseklikte ve Boğaziçi köprüsünde bile daha yüksek. 3 tane kanyonun buluştuğu bir alana yapılan cam terasına çıkanlar adrenalin yanı sıra doğal güzellikleri gelen ziyaretçileri etkiliyor” dedi. 7’den 70’e herkesin merak edip geldiği ve üzerine çıkmaya dahi korktuğu camdan teras, yerden 86 metre yükseklikte bulunuyor. Terasın 8 metrelik kısmı ise boşlukta duruyor. Roketatar mermisiyle dahi kırılmayan cam teras, her biri 750 kg taşıyabilecek kapasiteye sahip gözenekler, 3 cm kalınlığında 3 parça camdan oluşuyor. Yaklaşık 400 kişiyi taşıma kapasitesine sahip 100 metrekarelik terası, bir seferde sadece 40 kişi gezebiliyor. Teras 75 ton ağırlığı taşıyabiliyor.
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
İhlas Haber Ajansı tarafından
15 Mayıs, 2025 09:32 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Fındığın 12 aylık serüvenini evinin merdiven duvarına resmettirdi

Giresun’un Piraziz ilçesinde fındık kırma atölyesi işleten Demet Öztürk, meskeninin merdiven duvarlarını bir sanat galerisine dönüştürdü. Öztürk, fındığın dört mevsim süren on iki aylık gelişim sürecini yağlı boya fotoğraflarla anlattı.
Fındık atölyesini bir devir meskeninin üst katında işleten Öztürk, merdivenlerden çıkan konukların dikkatini çekmek ve fındığın serüvenini anlatmak için değişik bir fikre imza attı. Görsel Sanatlar Öğretmeni Mustafa Seyis’in takviyesiyle duvarları bir sanat yapıtı haline getirdi. Yaklaşık iki ay süren bu imece çalışmasında, fındığın tabiattaki döngüsü ay ay resmedildi.
Öztürk, "Her gün işime giderken bu renkli duvarlardan geçiyorum. Her ayın fındıkla ilgili farklı bir manası var. Bu duvar yalnızca bir süs değil, fındığa duyduğumuz hürmetin da ifadesi" dedi.
Duvar fotoğraflarında yalnızca fındık değil, Karadeniz tabiatına ilişkin çeşitli ögeler da yer veren Öztürk, "Sadece fındığın değil, fındık bahçesindeki tabiat ögelerine da yer verdik. Bahçede yetişen sakarca bitkisinin yanı sıra çuha, menekşe ve mimoza çiçekleri de yer alıyor. Hatta fındık bahçelerinde zararlıları yiyerek beslenen kara tavuk da fındık kısımlarına yuva yapmış haliyle tasvir edildi zira, kara tavuk bolluk rahmet manasına gelmektedir. Sanat galerisine dönüşen fındığın on iki aylık serüvenini görmeye gelenler dahi oluyor" diye konuştu.
Öztürk, Türkiye’de fındığın 12 aylık sürecini anlatan misal bir çalışmanın olmadığını vurgularken, özgün teşebbüs, hem tabiata hem de klasik üretime dikkat çeken örnek bir sanat çalışması olarak da dikkat çektiğini söyledi.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.