Avatarı
Bölgenin Sesi Gazetesi tarafından
27 Ağustos, 2023 13:28 tarihinde yayınlandı

Orman Yangınlarıyla Mücadele Sürüyor

Orman yangınlarıyla üç koldan mücadele

Tarım ve Orman Bakanlığı, orman yangınlarıyla mücadeleyi "önleme", "söndürme" ve "yeniden ormanlaştırma" çalışmalarıyla yürütürken yanan alanların hızla ağaçlandırılması için de sahaya uygun planları uygulamaya alıyor.

 
Ankara
AA muhabirinin Bakanlıktan edindiği bilgiye göre, Türkiye'de 23,1 milyon hektar ormanlık alan bulunuyor. Bu alanın 12,5 milyon hektarı "orman yangınlarına karşı hassas" olarak değerlendiriliyor. Bakanlık, orman yangınlarıyla mücadele stratejisini üç temel adımda yürütüyor. Bu kapsamda "önleme", "söndürme" ve "yeniden ormanlaştırma" çalışmaları yapılıyor. Önleme çalışmaları çerçevesinde, belirli gün ve haftalar için etkinlikler düzenleniyor. Medya ve gönüllü kuruluşlarla işbirliği yapılıyor. Yangın riski bulunan bölgelerdeki seyahat acentelerinde ve turistik tesislerde çalışan personele orman yangınları ve alınması gereken önlemler konusunda eğitim veriliyor. Önleme amaçlı teknik çalışmalar kapsamında ise yangın önleme tesislerinin inşası gerçekleştiriliyor. Yerleşim yerleri veya tarım alanlarıyla ormanlar arasında yangına dayanıklı türlerle şeritler oluşturuluyor. Böylece yerleşim yerlerinden veya tarım arazilerinden çıkan yangınların ormanlara sıçraması engelleniyor. Ayrıca planlı ormancılık yaklaşımına dayalı biçimde ormanların kurulması yönünde müdahaleler yapılarak, yanıcı maddelerin azaltılması ve ormanların yangına dayanıklı hale getirilmesi sağlanıyor. Yangın emniyet yolları ve şeritleri inşa edilerek, buraların her yıl bakımları yapılıyor. Böylece, bir taraftan orman yangınlarına karşı fiziksel engeller oluşturulurken diğer taraftan yangına müdahale edilebilecek yeni cepheler hazırlanıyor. Ormanların yanıcı madde yükünün azaltılması amacıyla da çalışmalar sürdürülüyor. Bu kapsamda, yol kenarlarındaki yanıcı maddeler temizlenirken ağaçların budaması yapılıyor.

Söndürme faaliyetleri

Orman yangınlarında başarıyı getiren en önemli faktör olarak, alevlerin erken görülmesi, ardından yangına hızlı ve etkin müdahale edilmesi olarak görülüyor. Türkiye, orman yangınlarıyla mücadelede, yangınların tespitine ve yönetimine yardımcı olmak için kameralar, İHA'lar ve yapay zeka destekli Karar Destek Sistemi kullanıyor. Karar Destek Sistemi ile yangın çıkma olasılığı tahmin ediliyor ve orman yangınlarının olası nedenleri belirleniyor. Sistem, orman yangınlarının koordinasyonunda ve karar vermede yöneticilere destek oluyor. Orman yangınlarının erken ihbarı veya tespiti için ülke genelinde 776 yangın gözetleme kulesi bulunuyor. Buralarda ormanlar özellikle yangın mevsiminde 7/24 gözetleniyor. Gözetleme kulelerinin 184'ünde yapay zeka destekli yazılımlarla çalışan 368 kamera bulunuyor. Bu sayede ormanlar uzaktan izlenebiliyor ve yangın meydana geldiği an yetkililere haber veriliyor. Meteorolojik şartlara göre saatlik olarak yangın risk haritaları oluşturuluyor ve buna göre gerekli önlemler artırılarak uyarılar yapılıyor. Bildirilen veya tespit edilen bir yangına, ormanların içinde bulunan 1583 ilk müdahale ekibiyle en kısa sürede müdahale ediliyor. Su atma süresini azaltmak amacıyla hava ve kara araçları için 4 bin 630 havuz ve gölet yapıldı. Ayrıca yangına müdahale etmek ve yangın anında ekiplere yardım sağlamak için orman köylerine 4 bin 162 su tankeri dağıtıldı. Orman yangını söndürüldükten sonra saha ölçümleri ve hasar tespiti yapılıyor. Ardından en kısa sürede yanan ağaçlar kesilerek sahadan kaldırılıyor ve toprakta gerekli hazırlıklar yapılıyor. Daha sonra yangından zarar gören alanlar uygun ormancılık tekniklerine göre yeniden ağaçlandırılıyor. Anayasa'nın 169'uncu maddesi gereği, yanan ormanların yerinde yeniden orman yetiştiriliyor, bu yerlerde başka çeşit tarım ve hayvancılık yapılamıyor. (AA)
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Şafak Zeki Akca tarafından
03 Haziran, 2025 19:57 tarihinde yayınlandı

HABER MERKEZİ Mİ YOKSA FİLM SENARYO MERKEZİ Mİ?

Kısa film senaryosu yazmak için senaryo yazım tekniklerini, senaryo yazarlığında kullanılan kavramları ve senaryo formatının nasıl olduğunu bilmek gerekir.

Bunu bilmezseniz gerek yazılarınız da gerekse düşünceleriniz de arpalarsınız.

ELEŞTİRİ YAPMAK İÇİN YAZI YAZMAK MI?

YOKSA REYTİNG YAPMAK İÇİN Mİ?

Haber Merkezlerinin en önemli konularından bir tanesidir?

Karabük gündemini o kadar çok meşgul ediyor ki GAZETECİLER!..

Aslı yok yaylasında 1500 koyunum var misali Tabi ki yalan!

*

Rektör Prof. Dr. Fatih Kırışık’a yönelik iddialarla ilgili Karabük Üniversitesi Hukuk Müşavirliği kamuoyunu bilgilendirici açıklama yaptı. 

Bu açıklama o kadar anlaşılır ki?

Bu yazılanlar, çizilenler, hatta ulusal medyada bile günden yaratanların hepsi oldu “YALAN HABERCİ” ne kadar kötü bir durum.

Allah kimseyi böyle durumlara düşürmesin…

Ne diyelim bunlara bilmiyorum ki?

*

İŞTE GERÇEKLER

Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Son günlerde Rektörümüz Prof. Dr. Fatih Kırışık ile ilgili bazı basın organlarında ve sosyal medya mecralarında maksatlı olarak yayılan tamamen gerçek dışı, mesnetsiz ve iftira niteliği taşıyan iddialar nedeniyle bu açıklamayı yapma zarureti oluşmuştur.

Rektörümüzün Karabük Teknokent yönetiminden 200 bin TL gelir elde ettiği yönündeki iddia tamamen asılsızdır. Teknokent yönetim kurulunda Karabük Belediyesi Başkanı, Karabük il Özel İdaresi Genel Sekreteri, Kardemir A.Ş. Ar-Ge Direktörü ve Karabük TSO Başkanı gibi ilimizdeki birçok kurumun temsilcisi bulunmaktadır. Teknokent Yönetim kurulu üyeleri maaş ya da huzur hakkı gibi hiçbir ödeme almamaktadır. Rektörümüze de hiçbir ödeme yapılmadığı bütün Teknokent ortakları tarafından açıkça bilinmektedir. Teknokent yönetim kurulu üyelerinin imza attığı belgelerde hiçbir ödeme yapılmayacağı açıkça yazmaktadır.

Demir Çelik Enstitüsü'nden aylık 150 bin TL gelir elde edildiği iddiası da tamamen düzmece bir iftiradır. Demir Çelik Enstitüsü'nden Rektörümüze şimdiye kadar hiçbir ödeme yapılmamıştır ve yapılması da mümkün değildir.

Ayrıca döner sermayeden aylık 200 bin TL gibi hak edilenin üzerinde bir gelir elde edildiği yönündeki iddialar, iftiradan ibarettir. Döner sermaye ile ilgili Sayıştay denetimleri düzenli olarak yapılmakta ve hiçbir hukuka aykırı ödeme bulunmamaktadır.

Rektörümüz hakkında atılan iftiralardan bir diğeri de konut kirasını Üniversitenin ödediğidir. Rektörümüz konut kirasının tamamını kendisi ödemektedir. Konut kirası da iddia edildiği üzere 60 bin TL gibi yüksek bir meblağ değildir. Bu iki iddia da bütünüyle yalandır.

Rektörümüzün maaşının 150 bin TL olduğu iddiası da gerçek dışıdır. Bir profesör doktorun ne kadar maaş aldığı internet üzerinden kolayca öğrenilebilir. Ancak ne üzücü ki, buna rağmen bu iftira da ülke çapında yayılabilmiştir.

En çarpıcı yalanlardan biri de Rektörümüzün aylık gelirinin bazı haberlerde 1 milyon TL, bazılarında 1 milyon 20 bin TL ve kimilerinde ise 1 milyon 200 bin TL olduğu yönündeki çelişkili iddialar, külliyen yalandır. Böyle bir gelirin Türkiye'deki hiçbir rektör tarafından elde edilmesi mümkün değildir. Bu tamamen akıl dışı bir iftiradır ve kasıtlı bir algı operasyonudur.

Bu iddialarla ilgili faillerin cezalandırılması için cumhuriyet savcıları nezdinde gerekli suç duyuruları ve ihbarlar ile mahkemeler nezdinde tazminat davaları açılarak hukuki yolla anayasal seviyede koruma altına alınan kişilik hakları yargı önünde savunulacaktır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşlarımızın bu tarz yalan ve iftira yoluyla itibar suikasti operasyonlarına karşı duyarlı olması, basın yoluyla dahi yapılsa haberin kaynağının belgeye ve delile dayanıp dayanmadığını dikkatlice araştırması her Türk vatandaşının sahip olduğu insan haklarının korunması açısından büyük önem taşımaktadır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur."

Bu açıklama Karabük Üniversitesinin yayınlamış olduğu beyandır.

*

Bir Gazeteci bir gazeteciyi nasıl eleştirebilir çok merak ediyorum.

Gazeteciyi sev veya sevme orası senin şahsiyetinle alakalı…

Sahte Gazeteciler demek bence yanlış, uzun yıllardır bu gazeteciler bu toplumun içinde amma doğru, amma yanlış bir gazetecilik yaptı/yapıyorlar.

Senaryoyu yazarken biraz dikkat etmek gerekir.

Sayın Adnan ÇEBİ’nin ifşası üzerine bu konu zaten adalete gitmiştir.

Bırak buna adalet kararını versin.

Sayın Adnan ÇEBİ sonuçta Ticaret ve Sanayi Odasının Meclis Başkanlığını yapıyor ve aynı zamanda başarılı bir işadamı bu şahsiyetleri yüz kızartıcı işlerde neden kullanıyorsunuz? Adnan ÇEBİ’nin ismi üzerinden neden haber salgılıyorsunuz?  Anlamak zor.

Sonuca bakarsak Sahte dediğin 2 gazeteciyle de yıllarca birlikte Gazetecilik yapmış, eğri veya doğru bu cemiyetin içinde bulunmuşlardır. Hataları varsa Adalet önün de hesap verirler.

Tekrar yazıyorum

“GAZETECİLERE EĞİTİM ŞART”

*

Tüm hemşerilerimin Kurban Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyor, sevdiklerinizle birlikte sağlıklı, huzurlu ve bereketli bir bayram geçirmenizi diliyorum.

Bayram sonrası görüşmek üzere Allah’a emanet olunuz !

Kalın Sağlıcakla

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.