İSTANBUL (AA) - Türkiye İş Kadınları Derneği (TİKAD), 2023'te yaşanan Kahramanmaraş depremlerinin ardından, bölgedeki kadın istihdamını artırmak, kadın emeğiyle üretilmiş ürünlerin dünya çapında pazarlamasına katkıda bulunmak ve geleneksel el sanatlarından halı dokumacılığını yeniden canlandırmak amacıyla özel bir projeye başlıyor.

Halkbank'tan yapılan açıklamaya göre, Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği geçmiş dönem başkanlarından Ahmet Nakkaş'ın fikrini ve uluslararası pazarlama ağını geliştirdiği proje, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Halkbank'ın desteğiyle, TİKAD tarafından hayata geçiriliyor.

Dünyaca ünlü mücevher tasarımcısı Sevan Bıçakçı, moda dünyasında çok sayıda uluslararası tasarım ödüllerine sahip Dice Kayek markası kurucuları Ece ve Ayşe Ege, geliştirdiği dokuma tekniğiyle dünya literatürüne kendi adıyla giren, sanatçı ve öğretim görevlisi Fırat Neziroğlu ile heykelleri ve kamusal alandaki eserleriyle geniş bir hayran kitlesine sahip Kadriye İnal, projenin hayata geçeceği dört şehirden bir tanesini seçerek, bu şehre özel bir halı tasarımı çizdi. Geleneksel motifli halıların yanı sıra bu özel dört halı da deprem bölgesindeki kadınlar tarafından "ilmek ilmek" dokunmaya başlandı.

Projenin süpervizörlüğünü ise sanatçı Fırat Neziroğlu gerçekleştiriyor. Üretimine devam edilecek halılar ve kilimler, sosyal sorumluluk bilinciyle, dünyaca ünlü uluslararası tekstil markalarının siparişleriyle desteklenecek.

- Yerel kadın kooperatifleri projeye dahil edildi

Proje için yerel kadın kooperatifleriyle çalışılıyor. Kahramanmaraş Yedi Güzel Kadın Kooperatifi, Hatay Rimmen Kadın Kooperatifi, Adıyaman Sevgimin Hilali Kadın Kooperatifi ve Malatya-Pütürge Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi, bölgedeki kadınların dokumacılık eğitimlerinin tamamlanmasından, dokuma tezgahlarının konulacağı alanların belirlenmesine kadar yereldeki tüm faaliyetlere destek veriyor.

Deprem bölgesinde hayata yeniden tutunmaya çalışan kadınların emeği, dünya arenasında hak ettiği değeri ve itibarı görmeye hazırlanırken, TİKAD'ın projede en çok önemsediği konuların başında, bu emeğin hak ettiği mali değerle karşılık bulması geliyor.

Kadın iş gücü ile üretilen tüm geleneksel el sanatları ürünlerinin düşük ücretlerle satılması, bu sanatların sürdürülebilirliği önünde büyük bir engel teşkil ediyor. Düşük ücret politikası, kadınların ekonomik güçlerini kazanmasını da engelliyor. TİKAD, bu projeyle gerçek emek sahiplerinin de kazanmasını sağlıyor.

- FAO, projeye malzeme ve teknik destek sağladı

FAO, "Kooperatif Destek Programı" kapsamında projede yer alan kadın kooperatiflerine finansal ve teknik destek sağladı.

Açıklamada görüşlerine yer verilenlerden FAO Türkiye Temsilci Yardımcısı Ayşegül Selışık, geleneksel el sanatlarının önemli bir örneği halı dokumacılığında, saf yün ipinin kullanıldığını, FAO olarak bu ipi temin ederek dokuma tezgahlarında kullanılmak üzere kadın kooperatiflerine gönderdiklerini belirtti.

Proje kapsamında FAO uzmanları aracılığıyla "Kooperatifler için Dijitalleşme Araçları ve Stratejileri", "Kooperatiflerde İş Modeli Döngüsü", "İş Planı ve Pazarlama Planı Hazırlama" eğitimleri gerçekleştirdiklerini kaydeden Selışık,"Bu eğitimler, kooperatiflerin sürdürülebilirliğini artırmak ve rekabetçiliklerini güçlendirmek açısından büyük önem taşımakta. İş modeli ve iş planı eğitimi, kooperatiflerin stratejik hedeflerinin belirlemesine ve kaynaklarını daha verimli kullanmasına olanak tanır. FAO'nun bu desteğinin, kadın kooperatiflerinin pazar payını artırmalarına ve yerel ekonomilere daha etkin bir şekilde katkıda bulunmalarına yardımcı olacağından eminiz." değerlendirmesinde bulundu.

Selışık, yerelde kadınların liderliğinde kurulan bu kooperatifler sayesinde, kadınların üreterek kolektif olarak güçlendiğine, eldeki kaynaklar ile ihtiyaçlarına ortak çözümler ürettiğine, dayanışma içinde birlikte hareket ettiklerine ve daha geniş kitlelerle işbirliği yaptıklarına işaret etti.

Proje sayesinde kooperatif üyesi kadınların yanı sıra yereldeki toplulukların da güçlendiğini aktaran Selışık, FAO Türkiye ekibi olarak, deprem bölgesindeki kadınların hayata yeniden tutunmalarını sağlayan bu projeyi desteklemekten mutluluk duyduklarını vurguladı.

Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan ise Türkiye'deki tüm kadın girişimci ve üreticilerin yanında olduklarını, deprem bölgesindeki kadın kooperatiflerine büyük önem verdiklerini ve projeyi desteklemekten gurur duyduklarını bildirdi.