Bölgenin Sesi Gazetesi tarafından
13 Eylül, 2020 19:36 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Altın Safran Fotoğraf Yarışması Sonuçları Açıklandı

UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'nde yer alan Karabük'ün Safranbolu ilçesinde 21'ncisi düzenlenecek olan Uluslararası Altın Safran Belgesel Film Festivali kapsamında yapılan Uluslararası Altın Safran Fotoğraf Yarışması'nın sonuçları açıklandı. "Kültürel Miras ve Korumacılık" ana temasıyla 25-27 Eylül’de düzenlenecek 21. Uluslararası Altın Safran Belgesel Film Festivali kapsamında düzenlenen fotoğraf yarışmasına bin 108 eser katıldı. Mustafa Cebecioğlu’nun “Serender” isimli eseri birinci, Nuri Çoban’ın “Sini Bezi” ikinci, Mehmet Arslan’ın “Atlı Akrobasi” adlı eseri üçüncü oldu. Safranbolu Özel Ödülü’nü de Karabüklü fotoğrafçı Ali Baykala’nın “Bir Kış Masalı” adlı eseri aldı. Jüri’nin değerlendirmesiyle belirlenen yirmi bir fotoğraf festival kapsamında 26 Eylül Cumartesi günü Safranbolu Belediyesi Leyla Dizdar Kültür Merkezi’nde sergilenecek. Festival Organizasyon Komitesi ve Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse, “Kültürel Miras ve Korumacılık ana teması ile gerçekleştirdiğimiz festival, yalnızca şehrimizin tanıtımı için değil, özel bir şehrin kendini ifade biçimi olup birçok sanatçının desteklenmesi için de önemlidir. Safranbolu tüm dünyadan pek çok fotoğrafçının kadrajına girmiş, dünya mirası bir kent. Bizler bu kültür mirasının korunması ve insanlara aktarılması için Uluslararası Altın Safran Belgesel Film Festivali’ni zorlu Covid-19 salgını günlerinde, katılımcılar ve halkımız için titizlikle önlem alarak ara vermeden sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı. 21. Uluslararası Altın Safran Belgesel Film Festivali kapsamında düzenlenen yarışmaların kazananları ödüllerini 26 Eylül Cumartesi günü ödül töreninde alacaklar.
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Şafak Zeki Akca tarafından
13 Mayıs, 2025 00:53 tarihinde yayınlandı
A+ A-

KÖY NEYİME DEMEYİN!

SON İSTANBUL DEPREMİ VATANDAŞLARI KÖYLERİNE GİTMEYE ZORLADI.

Dedelerimizin., büyük büyük Dedelerimizin kavimler halinde yaşamış oldukları kırsal yaşam alanlarına KÖY denir.

60’LI VE 70’Lİ kuşaklar köyün ne kadar değerli olduklarını iyi bilir.

Daha sonraki kuşaklar ise Köyü gereksiz bir yer olarak görürler.

Ama şunu bilmezler ki gün gelir o ata toprakları çok değerli olur.

Bu son deprem bize bunu gösterdi.

Ve onun içindir ki köyler artık eski değerlerini kazanmaya başlamış gözüküyor.

*

Köyün en güzel yeri  neresidir? diye söylesem HARMAN dır dersiniz.

Çocukluğumuz da çok giderdik ata topraklarımıza,

Dört gözle hasretle beklerdik hafta sonu köye gidebilmek için...

Güz zamanı Harman da öküzlerle atlarla tüven sürülürdü bizlerde tüvenlerin üstüne oturur buydağın samandan ayrılmasını seyrederdik.

NE GÜZELDİ O GÜNLER..

ANLATIMAZ YAŞANIR DERLER YA...

*

Geçtiğimiz bayram köyleri biraz dolaştım kendi köyüme de gittim.

En çok dikkatimi çeken köyler de ve köyümüz de o eski ahşap evlerden o kerpiç evlerden artık eser yoktu.

Yeni yeni binalar yapılmış her taraf olmuş betonarme

Köyler köylük ’ten çıkmış yani

Şehirlerde yaşayanlar biraz parası olanlar o eski evleri yıkıp yerlerine beton evler kondurmuş o köyün estetiğinde, güzelliğinden eser yoktu sadece bizim köy için değil diğer köylerde de durum farklı değil.

O eski köyümüzden artık eser kalmamıştı.

*

Şimdiki köyler de;

O ahır kokulu evler var mı? YOK...

Bahçe ve Bostan işleri var mı? YOK...

Her evin altında inekler, keçiler, atlar eşekler var mı? YOK…

Tarlada ekin ekmek var mı? YOK...

Köy Taş Fırınlarında Çörek ve Göbü yapmak var mı? YOK

KÖY odaların da ihtiyarların toplanıp eğlenceler yapılması var mı? YOK

Köyde öküzlerle kağnı arabaları ile saman taşımak var mı?  YOK...

Horoz ve tavuk beslemek var mı? YOK...

Hatta tavuk yüzünden komşu kavgaları bile YOK...

DAHA NELER? NELER?

Biz bu değerlerimizi kaybettik.

NE OLACAK ŞİMDİ?

Yeni yetişen nesil köy yaşantısını bilmiyor.

Eski nesiller de yaşlandı artık.

Bu genç nesillere kim öğretecek bu yaşantıyı

*

Şu anki neslin yaptığı tek şey var

Eski ahşap evleri yıkmak!..

Köye gelen manav arabasından ekmek almak,

sebze ve meyve almak bunlarla beslenmek.

Tereyağını, yumurtasını sütünü etini şehre inince marketten almak.

BEN KÖYDE YAŞIYORUM MU DİYECEĞİM?

Devletimizin ve büyüklerimizin bu konuya el atması gerekir.

Köye yerleşecek misin ilk önce AHŞAP EV YAPACAKSIN

Devlet bu konuda üzerine düşen Ağaç desteğini vermesi gerekir

Ahşap ev yapanlara şart getireceksin ki Tarım ve hayvancılık yapacaksın diye

O evin mutlaka bir ineği olacak, bahçesinde tavukları olacak,

Bahçe ve bostan işlerini mutlaka yapacak

Ekip biçeceği tarlası olacak

Buna benzer konularda devlet desteği olursa o köy yaşantılarımız tekrar geriye gelir.

Yoksa ne ekonomi düzelir, ne köyler düzelir nede şehirler düzelir!..

Bu şekilde devam ederse hayat yaşanmaz hale gelir herhalde…

Ne dersiniz? Yorum sizlerin…

Kalın sağlıcakla….

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.